
MHHP : BAĞIMSIZLIĞIMIZI 11 KASIM 1938'DE KAYBETTİK
Bağımsızlığımızı 11 Kasım 1938’de kaybettik
Müdafaa-i Hukuk Hareketi Partisi (MHHP) Genel Başkanı Kadir Kartal, Atatürk’ün 68. ölüm yıldönümünde yayımladığı mesajda, “Türk Milleti olarak, 11 Kasım 1938’de bağımsızlığımızı ve egemenliğimizi kaybettik” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Yüce Atatürk’ün ilke ve kararlarına sahip çıktıklarını belirten MHHP Genel Başkanı Kadir Kartal, ülkemizin kan dökerek ve yokluklar içinde elde ettiği kazanımlarının zaman içinde yitirildiğine dikkat çekerken, “Bugün hayatımız ve kaderimiz, irade ve kararlarımızla katılmadığımız yerli ve yabancı güçler tarafından yönlendirilmekte ve belirlenmektedir” diye konuştu.
Kartal, Müdafaa-i Hukuk Hareketi Partisi’nin göreve geldiğinde yapacağı ilk şeyin, ülkeyi yabancılara peşkeş çeken tüm ikili anlaşmaların gözden geçirilmesi olacağını belirtti.
Avrupa Birliği İlerleme Raporu’nun açıklanmasına ilişkin açıklamalarda da bulunan MHHP Genel Başkanı Kadir Kartal, Türkiye’nin 6 Mart 1994’te imzaladığı Gümrük Birliği Protokolü’nün, Atatürkçü Düşünce Sistemi’nin kabul edebileceği bir anlaşma olmadığını savundu. Anlayışını ve kesin kaynağını 19.yüzyıl sömürgeciliğinden alan Gümrük Birliği Protokolü’yle, Türkiye’nin ekonomik, siyasal ve hukuksal hükümranlık haklarını, üye olmadığını bir dış güce devretmeyi kabul ettiğini hatırlatan MHHP Genel Başkanı Kadir Kartal, böylece Türkiye’nin Avrupa’nın bir yarı sömürgesi haline getirildiğini iddia etti. Kartal, Gümrük Birliği Protokolü’nün, tam ve tartışmasız bir biçimde yeni bir kapitülasyon anlaşması olduğunu söyledi.
MHHP Genel Başkanı Kadir Kartal, Gümrük Birliği’nin içerdiği koşulları ise şöyle sıraladı:
Türkiye, Gümrük Birliği’ne girmekle, organlarında yer almadığı bir dış örgütün tüm kararlarına uymayı önceden kabul ediyordu. Türkiye’nin karşı oy verme, kabul etmeme ya da erteleme gibi hakları bulunmuyordu.
Türkiye, Gümrük Birliği Protokolü ile dış ilişkilerini belirleme yetkisini Avrupa Birliği’ne devrediyordu. Türkiye, Avrupa Birliği’nin üye olmayan üçüncü ülkelerle (tüm dünya ülkeleri) yaptığı ve yapacağı bütün anlaşmaları önceden kabul ediyordu. (16. Ve 55. Maddeler)
Türkiye, Gümrük Birliği’ne girmekle, herhangi bir dünya ülkesiyle Avrupa Birliği’nin bilgi ve onayı dışında ticari anlaşma yapmamayı kabul ediyor, yapması durumunda Birliğe, anlaşmayı engelleme yetkisi veriyordu. (56. Madde)
Türkiye, Gümrük Birliği’ne girmekle, Avrupa Birliği’nin GB ile ilgili olarak alacağı bütün kanunlara paralel kanunlar çıkarmayı önceden kabul ediyordu. (8.Madde)
Türkiye, Gümrük Birliği’ne girmekle, içinde hiçbir Türk hakimin olmadığı Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın bütün hukuki kararlarına tam olarak uymayı önceden kabul ediyordu. (64.Madde)
Türkiye, Gümrük Birliği’ne girmekle, ulusal pazarını, rekabet etmesinin mümkün olmadığı Avrupa mallarına açıyor, gümrük vergilerini sıfırlıyor, tüm fonları kaldırıyordu.
MHHP Genel Merkezi
Basın Bürosu