KAYNAK : Haber Vitrini
HİLAL ÖZTÜRK
ANKARA - İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'a yönelik ilginç iddialarda bulundu. Perinçek, "Mesut Yılmaz 2 katrilyonluk hortumun üzerini örttü. Kamuya 2 katrilyonluk borç yükleyen İktisat Bankası'nın sahibi Erol Aksoy'u korudu. Mesut Yılmaz'ın başbakan yardımcılığında bulunması, Türkiye'nin güvenliği için tehdittir" dedi.
Perinçek, İP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Yılmaz'ı eleştirdi. İsminin açıklanmasını istemeyen DGM savcısının, Aydınlık Gazetesi'ne bazı açıklamalarda bulunduğunu belirten Perinçek, "DGM savcısı Aydınlık'a, 'Erol Aksoy hakkındaki raporların DGM'ye gönderilmesini bizzat Mesut Yılmaz engelledi. Raporlar geciktirildi. Aksoy alenen korundu' diyor. Mesut Yılmaz, kamuya 2 katrilyonluk borç yükleyen İktisat Bankası hortumunun üzerini örttü. ANAP kurucusu Erol Aksoy'un 1984 yılında, aldığı İktisat Bankası'nı 17 yıl sonra içini boşaltıp, devlete 2 katrilyon lira yük bindirerek devlete devretti" şeklinde konuştu.
MİT içerisinde Yılmaz adına çalışan bir ekip olduğunu ileri süren Doğu Perinçek, "Aksoy'un kendi başına ulaşamayacağı başka birimler de devreye sokuldu. Bankanın yeni yöneticilerinin telefonları dinlenerek Aksoy'a sürekli bilgi verildi. İktisat Bankası'nın birçok üst düzey yöneticisi 'konuştuğumuz her şey Erol Aksoy'a gidiyor' diye yakınıyordu. Böcek yerleştirildiği şüphesiyle genel müdür odasının yanındaki oda kilitlendi" dedi. Perinçek, Erol Aksoy'un 'Örümcek Ağı' operasyonundan da kurtarıldığını iddia ederek, "Mesut Yılmaz'ın Başbakan Yardımcılığı'nda bulunması Türkiye için tehdit oluşturmaktadır. Yılmaz'ın denetimindeki istihbarat ve güvenlik birimleri millileştirilmelidir" ifadelerini kullandı.
PERİNÇEK'TEN YILMAZ'A 'HODRİ MEYDAN'
İP Genel Başkanı Perinçek, Yılmaz'ın Brüksel'de yaptığı konuşmada 'e-postalar İşçi Partisi'ne Brüksel'den de verilmiş olabilir, başka yerden de elde etmiş olabilirler. Olayın bizi ilgilendiren yanı Doğu Perinçek'in bu e-postaları devletten aldığı yönündeki iddiasıdır' şeklindeki açıklamasını yalanladı. Perinçek, "Mesut Yılmaz her zamanki gibi yalan söylüyor. Ben hiçbir yerde Karen Fogg'un e-postalarını devletten aldığım yönünde bir açıklama yapmadım" diye konuştu.
Avrupa Birliği Komisyonu Türkiye Temsilcisi Karen Fogg'un e-postalarını nasıl ele geçirdiği konusuna açıklık getirmeyen Perinçek, daha önce yaptığı, 'Atatürk İngiliz muhaberatının haberleşmesini nasıl elde ettiyse biz de aynı amaç ve yöntemle bu e-postaları elde ettik' açıklamasını yineledi.
Doğu Perinçek, Türk halkının yüzde 85-90'ının Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) girmesini istemediğini ileri sürerek, "Şu gün bir referandum yapılsın, yüzde 85 AB'ye hayır diyor. Yılmaz'a hodri meydan diyorum. Hadi hemen bir referandum yapalım" dedi.
Bir gazetecinin sorusu üzerine, Aydınlık Gazetesi'ne açıklama yapan DGM savcısının kimliğini bilmediğini söyleyen Perinçek, "Ben de bilmiyorum. Muhtemelen isminin açıklanmasını istemediği için gazete de ismine yer vermedi. Talat Şalk olayından sonra savcıların isimlerini bildirmemesini doğal karışılıyorum. Artık savcılar da yargı sürecinde hukuku uygulayamadıkları için basına başvuruyorlar. Çünkü karşılarında hükümet var" şeklinde konuştu.
Perinçek, basın toplantısını "Dışişleri Bakanlığı'ndaki köstebekler hiçbir yere kaçamazlar. Hepsi birer birer ortaya çıkacak" açıklamasıyla bitirdi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:55
