Ekonomi
  • 15.1.2004 13:27

PETROL- İŞ SENDİKASI, TÜPRAŞ İHALESİNİN PEŞİNİ BIRAKMIYOR

İSTANBUL - Petrol - İş Sendikası, TÜPRAŞ ihalesi sebebiyle gerekli hukuki girişimde bulunacaklarını, halen Ankara 12. İdare Mahkemesi'nde devam eden davanın yanı sıra ihalenin sonuçlandırılış şekli ile ilgili Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) yetkilileri aleyhine suç duyurusunda bulunulması dahil her türü yolun deneneceğini açıkladı. Petrol - İş Sendikası'ndan yapılan yazılı açıklamada, ihalenin bu haliyle Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) tarafından sonuçlandırılması halinde sendika tarafından açılacak davanın, kamu mülkiyetinin korunması içerikli olacağından ilgili her kişi ve kurumun davaya katılımını da bekledikleri ifade edildi. Tüpraş'ın yüzde 65.76 oranındaki kamu hissesinin satış yöntemiyle blok olarak özelleştirilmesi ile ilgili ihale sürecin ÖİB'nin 07.06.2003 tarihli ilanı ile başladığı hatırlatılan açıklamada, ''İhale ilanında, ihalenin kapalı zarf içerisinde teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle pazarlık usulü ile gerçekleştirileceği belirtilmiştir'' denildi. İlanda belirtilen biçimde ihaleye çıkıldığı ve tekliflerin alındığı kaydedilen açıklamada, ''ÖİB 4046 sayılı yasadaki aleniyet-şeffaflık ilkesine uymayarak, teklif verenleri ve teklifleri uzun bir süre kamuoyuna açıklamamıştır'' görüşüne yer verildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: ''Bu aykırılığa karşı sendikamızın ÖİB Başkanı ve ilgili kamu görevlileri aleyhine, 10.11.2003 tarihinde Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmasından sonra ancak ÖİB, teklif sahiplerini kamuoyuna açıklamak zorunda kalmıştır. İlahenin sonuçlanacağı 13.01.2004 tarihinde teklif veren Efremov Kautschuk GMBH ve buna son dakikada eklenen Zorlu Grubu ile diğer teklif sahibi Anadolu Ortak Girişim Grubu'nun da hazır olduğu bir ortamda, ÖİB yetkilileri ve Komisyon Başkanı Hasan Köktaş kapalı zarflarla sunulan teklifleri açarak, 1 milyar 302 milyon dolarla en yüksek teklifi veren Efremov GMBH Grubu'nun ihaleyi kazandığını açıklamıştır.'' ÖİB'nin kamuoyunda ciddi şüphelerin oluşmasına neden olan soruları açıklaması gerektiği belirtilen duyuruda, ''İhalenin sonuçlanmasının bir gün öncesinde Efremov GMBH Grubu'na, yüzde 50 pay ile ortak olacak şekilde Zorlu Holding'in ihale sürecine dahil olduğu açıklanmıştır. Bu nasıl mümkün olmuştur? İhale alanında ihalenin pazarlık usulü esas olacak şekilde yapılacağı belirtilmesine karşın, tekliflerin kapalı zarflar açıldıktan sonra hiçbir açık arttırmaya gidilmeden değerlendirilerek ihalenin sonuçlandırılması doğru bir uygulama mıdır?'' soruları soruluyor. Petrol - İş Sendikası olarak yaptıkları inceleme sonucunda soruların cevaplarının ihale sürecine gölge düşürecek nitelikte olduğu kanaatine ulaştıkları belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: ''İHALE ŞARTNAMESİ ÇİĞNENMİŞTİR'' ''İhale 4046 sayılı özelleştirme yasası hükümlerine ve bu yasaya dayanılarak hazırlanan şartnameye göre yapmıştır. 07.06.2003 tarihli ihale şartnamesinin 'ortak girişim grubu' başlıklı 8. maddesinin (b) bendinde ihaleye teklif verme tarihinden sonra idarenin (ÖİB) onayı olmaksızın ortak girişim grubu ortaklarından herhangi birisinin ayrılamayacağı ve ortaklık yapısında değişiklik yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu düzenlemeye göre ihaleye teklif verildikten sonra ancak ÖİB'nin onayı ile ortak girişim grubundan çıkılabilir ve/veya ortaklık hisse yapısı değiştirilebilir. Söz konusu madde yeni bir ortağın girişim grubuna dahil olmasını düzenlememiştir. Yani, ihaleye teklif verildikten sonra yeni bir şirketin ortak girişim grubuna dahil olması ÖİB'nin onayı ile mümkün değildir. Bu durum son derece doğal bir düzenlemedir. Çünkü ÖİB teklifleri değerlendirirken ihaleye katılan şirket ya da grubu da inceleyerek yeterli olup olmadığını değerlendirmektedir. Sonradan yeni bir grubun ihale sürecine dahil olması yeni katılacak olan şirketin değerlendirilmesini imkansız kılacaktır. Bu nedenle Zorlu Grubu'nun ihalenin sonuçlanacağı son gün ortak girişim grubuna dahil olması buna onay verilmesi ve ihalenin bu gruba bırakılması 4046 sayısı yasa ve ihale şartnamesine açık bir şekilde aykırıdır.'' ''DAHA YÜKSEK BEDELLE SATILABİLİRDİ'' İhale yönetiminin kapalı zarf içinde teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle pazarlık usulü olarak belirlendiği, 4046 sayıyı yasanın 18. maddesinde ihale ilanı ve ihale şartnamesinde, kamu hisselerinin blok olarak satışına dair ihalelerde pazarlık usulünün uygulanacağı açık bir şekilde yazıldığı belirtilen açıklamada, ''Düzenlemeden anlaşılacağı üzere gerekli hallerde açık arttırma ile ihalenin sonuçlandırılması esastır. Kaldı ki ÖİB tarafından hazırlanan ihale şartnamesinin 2. sayfasındaki grafikte birebir görüşmeler ve pazarlık sürecinin sonunda açık arttırma yapılarak ihale sürecinin sonuçlandırılacağı belirtilmektedir. 13.01.2004 tarihli ihale de bu uygulama göz ardı edilmiştir. Kapalı zarflar açılmış, teklif veren şirket ve teklifi duyurularak ihale sonuçlandırılmıştır. Diğer grubun teklif tutarının kamuoyuna açıklanması gereği bile duyulmamıştır. Kamuoyundan öğrenildiği kadarıyla Anadolu Ortak Girişim Grubu'nun teklifi ise 1 milyar 216 milyon dolar olup ihaleyi kazanan grubun teklifine çok yakındır. Açık arttırma usulünün gerçekleştirilmesi halinde teklif tutarı yükseltilecekken ihalenin sonuçlandırılması nedeniyle fiyat düşük kalmıştır. Her ne kadar yasal düzenlemenin idareye takdir hakkı verdiği düşünülürse de satılan bir kamu varlığıdır, kamu mülkiyetinin korunması söz konusudur ve daha yüksek bedel belirlenmesi imkanı mevcutken ihale komisyonunun bu imkanı göz ardı ederek ihaleyi sonuçlandırmış olması af sonra hiçbir açık arttırçık bir şekilde kamu zararına neden olmuştur. Bu iki husus ÖİB'nin yaptığı ihalenin yasak düzenlemelere aykırı olduğunu ortaya koymaktadır. ÖİB, kamuoyu nezdinde zan altındadır. İhalenin başından bu yana yapılanlar (yasalara aykırı gizlilik, örtülü uygulamalar) ve sonuçlandırılış şekli idareyi ve bu ihaleyi ısrarla gerçekleştirmek isteyenlerin niyetlerinin sorgulanmasını gerektirir niteliktedir'' ifadelerine yer verildi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:27

İLGİLİ HABERLER