SARIGÜL'DEN BAYKAL'A CEVAP: ATATÜRK İSMİ ÜZERİNDEN DUYGULARI SÖMÜRME
Sarıgül, Şişli Belediyesi'nin toplantı salonunda CHP'li Şişli Belediye Meclisi üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın kendisine yönelik eleştirilerini yanıtladı.
''Bir parti içi sorunun TBMM gündemine taşınmasının çok görülen ve olağan sayılan bir durum olmadığını ve bunu yadırgadığını'' kaydeden Sarıgül, ''Meclis Grup Salonu'nun Deniz Baykal'ın kişisel sorunları ve koltuk sorununun tartışıldığı bir alan olmaması gerektiğini'' söyledi.
''Baykal'ın anamuhalefet lideri ağırlığı ve avantajını kullanarak hem soruşturmayı saptıracak, hem de Yüksek Disiplin Kurulu üyelerini etkileyecek bir davranış biçimi sergilediğini'' ileri süren Sarıgül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu durum hukuka aykırıdır. Ayrıca, CHP ve Atatürk ismi üzerindeki duyguları sömürme ve kullanma yolunu da seçmiştir. Ayrıca konunun grup salonuna getirilmesinin esas amacı, hareketimize destek olan ve olma aşamasındaki milletvekillerini yıldırma ve gözdağı vermektir. Tüm bunlar gösteriyor ki Sayın Baykal, asla Atatürk'ün koltuğunda söylenemeyecek sözleri o koltuğa oturarak söylemiştir. Sayın Baykal asla kabul etmeyeceğim bir sıfat kullanarak 'o koltuğun bana layık olmadığını' ima etmeye çalışmış olsa da, o koltuk Sayın Baykal'a da yakışmamaktadır. Sayın Baykal, Atatürk'ün koltuğunu bugüne kadar koruyamamıştır. 'Atatürk'ün koltuğu' diyerek, duygu sömürüsüne başvurduğu koltuk, aslında kendi koltuğunu koruma gayretinden başka bir şey değildir.''
''ATATÜRK'ÜN KOLTUĞUNA YAPIŞANLAR...''
Deniz Baykal'ın dün yaptığı konuşmada ''rant paylaşması ve süper zenginlerin imar yolsuzluğundan'' söz ettiğini belirten Mustafa Sarıgül, ''kaçak inşat yapmakla suçlanan İş Bankası yönetiminde CHP'li yönetim kurulu üyelerinin bulunduğunu'' yineledi.
Sarıgül, ''bu yöneticilerin, böyle bir usulsüzlük olup olmadığını, sözü edilen rüşvetin kime, ne zaman verildiğini açıklamalarını'' istedi.
''Atatürk'ün koltuğuna yapışanlarla, bu koltuğu yüceltemeyenlerle mücadele edeceğim'' diyen Sarıgül, ''Şu anda Türkiye'de eşi ve benzeri görülmemiş kurulan 'Baykal mahkemeleri'ne, asla ve asla boyun eğmeyeceğim. Baykal, bahsedilen raporlarla ilgili bilgi sahibi olmadan fikir yürütüyor'' diye konuştu.
''CHP'de büyük bir komisyon kurulması halinde, milletvekili ile belediye başkanı adaylarının nasıl belirlendiği, Mamak olayına benzer konuların ne kadar fazla olduğunu Baykal'ın göreceğini'' savunan Sarıgül, isim vermeden bazı olaylar hakkında bilgi verdi. Sarıgül, ''isim açıklamayacağını, çünkü kendisinin 'ihbarcı ya da jurnalci' olmadığını'' kaydetti.
İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince'ye de seslenen Mustafa Sarıgül, ''Baykal'ın sorularına cevap ver. Bu işin sonucunda Eczacıbaşı, Garanti Bankası ve İş Bankası, kim ne verdilerse açıklayacaklar. Kamuoyu bunu bilmelidir'' dedi.
''SANDIKLAR KURDURACAĞIM''
Daha sonra soruları yanıtlayan Şişli Belediye Başkanı Sarıgül, ''Bundan sonra geleceğinin ne olacağına'' ilişkin soru üzerine, şunları söyledi:
''CHP Genel Başkanlığı, orada zaman geçirme, caka satma yeri değildir. İktidar olma ve Türkiye'ye hizmet etme yeridir. Sayın Baykal, rakiplerini tek tek korkutarak sahanın dışına itti. Altan Öymen, Hikmet Çetin, Murat Karayalçın... Ama Sarıgül'ü ne korkutabilir, ne durdurabilir, ne de sindirebilir. Çünkü beni ancak halkımızın sevgisi sindirebilir. Bizi de sindirmek, sahanın dışına çıkarmak istiyor. Ama Sayın Baykal'a bu fırsatı vermeyeceğim.
Önümüzdeki günlerde Türkiye'nin her tarafında noter huzurunda sandıklar kurduracağım. Sandıklarda halkımız karar verecek, Baykal mı, Sarıgül mü...''
''KURULTAY İSTEYECEĞİM''
Sarıgül, kendisinin CHP deneyimi ve kültüründen geldiğini tekrarlayarak, konuşmasını şöyle tamamladı:
''CHP'deki mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz. Beni kağıt üzerinde silebilirler, ama gönlümden asla silemezler. Disiplin Kurulu'ndan ihraç çıkacak. Ankara mahkeme ve adliyelerine gideceğim, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne, Lahey Adalet Divanı'na gideceğim. Sosyalist Enternasyonel'le temaslarımı yapacağım. Yurttaşlarımın haklarını, hukuklarını sonuna kadar arayacağım. Söke söke, fırtınalar estire estire CHP Genel Merkezi'ne halkımla birlikte gideceğim. Daha sonra kurultay isteyeceğim.
Ben bütün Türkiye'yi dolaşıp anketler yaptıracağım. Partimi başbakanlığa taşıyacak durumda olursam, CHP Genel Başkanlığı'na aday olurum. CHP kurultayında sadece genel başkan değil, bundan sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni başbakanı çıkacak. Buna inanıyorum.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:20