
SÜLEYMAN DEMİREL İLK KEZ BÖYLE GÖRÜNTÜLENDİ!..
YAVUZ DONAT'IN SABAH'TAKİ YAZISI:
Güniz Sokak günlüğü
Hasta ve ziyaretçileri
Fotoğrafların hikayesi
Sabah 07.30'da kalkış. Radyo ve TV'den haberleri, hava ve yol durumunu izleme. Ardından kahvaltı. Ve sonra, salonun kenarında, koltuğa yerleşme. Bütün gün bu koltukta geçiyor. Ayaklar uzanmış ve biraz yukarı kaldırılmış durumda. 23 saatte bir ayağa kalkıp, 35 dakika yürüme.
Akşam saat 12.00-01.00 arası yatak odasına geçiş ve uyku.
"Hastanın" başucundaki dergi ve kitaplardan birkaçı:
* Newsweek.
* Time.
* Economist.
* The World Almanac-2005.
* Avrasya Dosyası.
* Bu Mülkün Sultanları.
* Diktatörler Yüzyılı.
* Seçim 2004 - Sayısal ve Siyasal Değerlendirme.
* Avrupa Yolunun Haritası (Bahadır Kaleağası).
Hava erken kararıyor, geceler ise uzun.
Biraz aile sohbeti. Biraz okuyup, yazma. Biraz da TV izleme.
- Sayın Demirel, neleri izliyorsunuz?
- TRT'de çok güzel müzik programları var.. TRT bir okul... Türk sanat müziği ve Türk halk müziği... TRT'nin beste yarışması olağanüstü başarılıydı.
"Hasta ziyareti" gibi, "hasta yazısı" da kısa olur. Onun için, Demirel'in "sevdiği, dinlediği şarkılar, türküler, besteciler, solistler" konusuna girip de, yazıyı uzatmaya gerek yok.
Demirel "adamlarına" haber salmış:
- Beni ziyarete gelmeyin.
Eğer gelecek olsalar, Güniz sokak "miting alanına" dönecek. "Adamları" gelmiyorlar ama, Demirel'in evini "çiçek bahçesine" çeviriyorlar.
Evin her yeri (bahçesi dahil) çiçek dolu.
Tabii telefon durmak bilmiyor. Birkaç örnek: Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, CHP lideri Deniz Baykal, Demirel'in "onlar benim dostlarım" dediği Tülin ve Erdoğan Demirören........
Ricası üzerine "adamları" ziyarete gelmiyorlar ama... "Bazı ziyaretlere" de kapı açık.
Başbakan ve beraberinde Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ile Sağlık Bakanı Prof. Recep Akdağ, Güniz sokaktalar. Tayyip bey "Demirel için yapacağı bir şey olup olmadığını" soruyor. "40 dakikalık" ziyarette konuşulan konular:
* Güneydoğu Asya'daki büyük felaket.
* Olası bir Marmara depremi için şimdiden alınacak önlemler.
* Demirel'in Moldova gezisi.
Ziyaretlere dair "örnekleri" çoğaltabiliriz.
Örneğin, Mehmet Ağar.
Örneğin bir "üçlü" ziyaretçi grubu: Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, AKP Genel Başkan Yardımcısı Necati Çetinkaya.
Demirel, Çiçek, Coşkun, Çetinkaya "AB konusunu" masaya yatırıyorlar. Cemil Çiçek "yapılanları, gelinen noktayı ve yapılacakları" anlatıyor. Konuşma sırası Demirel'de:
* AB müktesebatı çok önemli.
* 25 ülkenin kabul ettiği Avrupa hukuk sistemi ve prensipleri kabul edilirse, çağdaşlık yakalanır.
* Bu bir kılık ve kılıf değiştirmedir.
* Türkiye bunu yapabilirse, AB'ye alınmasa bile, büyük mesafe kat etmiş olur.
* Bunlar para, pula ihtiyaç olmadan çözülebilecek konular.
Hanımefendi arada bir taze çay demliyor.
"Çörek, börek" hazırlıyor. Cumhurbaşkanı Sezer'in özel kalemi, Demirel'in özel kalemini "geçmiş olsun mesajı iletmek için" arıyor.
Derken bir başka ziyaretçi içeri giriyor:
Rahmi Koç.
Salona girince "geçmiş olsun sayın Gazi Süleyman Demirel" diye güldük ve... Cebimizden "minik fotoğraf makinesini" çıkardık.
- Beyefendi, eski fotoğrafçılardan kaç kişi kaldı?
Biz böyle konuşunca, Baba kahkahayı bastı. Zira Demirel de "eskiden iyi resim çekerdi." "Körüklü makinesiyle."
Ve Demirel'in "alçılı ayağının üstü battaniye ile örtülmüş haliyle" resimlerini çektik. "Geride" kanaryalar vardı.
- Beyefendi, kuşlarınızın sayısı?
- 20 kadar.
Flaş patladıkça kuşlar "ne çekiyorsun" dercesine kıyamet koparıyorlardı. Onun için "10 kare kadar" çektik, "işi" uzatmadık.
Adettendir "alçıya alınan kola, bacağa" imza atılır. Biz bir ara "Demirel'in ayağını örten battaniyeye" uzanacak gibi olduk.
Kuşlar "ne yapıyorsun, çek elini" dercesine öyle bir "cik, cik, cik" diye haykırdılar ki... "imza hevesimiz" kursağımızda kaldı.