Meclis Başkanı Bülent Arınç başkanlığında, AK Parti Grup Başkanvekili Haluk İpek ile CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç'un katılımıyla toplanan Danışma Kurulu'nda, AK Parti'nin, TBMM Genel Kurulu'nun 26 Nisan Pazartesi günü açık olması isteği ele alındı. Kısa süren toplantıda, uzlaşma sağlanamadı.
AK Parti Grup Başkanvekili Haluk İpek, toplantının ardından yaptığı açıklamada, 26 Nisan Pazartesi günü TBMM Genel Kurulu'nun gündemindeki tasarı ve teklifleri 15.00-19.00 saatleri arasında görüşmesini önerdiklerini belirterek, ancak bu konuda anlaşamadıklarını, bu isteklerini grup önerisi olarak getireceklerini bildirdi.
Türkiye'nin Kıbrıs'ta ''garantör ülke'' olduğunu hatırlatan İpek, ''24 Nisan'da yapılacak referandum, inşallah oradaki Türk halkı için hayırlı sonuçlara vesile olur. Neticenin ne olacağına orada karar verilecek. Biz neler olacağın bilmiyoruz. Ama 3 garantör ülke var; İngiltere, Türkiye ve Yunanistan...Oradaki sonuç, Türkiye'yi doğrudan etkilediği için Meclis'in pazartesi günü açık tutulması gerekiyor. Gelişmeler, neticesine göre Genel Kurul'da gündeme gelebilir'' diye konuştu.
Adanın iki tarafında ''evet''çıkması halinde bu konudaki uluslararası anlaşmanın Pazartesi günü TBMM'ye sevkedilip edilmeyeceğine Hükümet'in karar vereceğine işaret eden İpek, TBMM'nin açık tutulması gereğini vurguladı.
İpek, Genel Kurul'da Kıbrıs konusunda Pazartesi günü bir genel görüşme olup olmayacağı sorusuna, ''hayır'' karşılığını verdi.
''VARSAYIM ÜZERİNE GÜNDEM BELİRLENİYOR''
CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç ise varsayımlar üzerine gündem belirlemesinin alışılagelen bir durum olmadığını belirterek, ''Yapılacak referandumda, çeşitli baskı gruplarının telkinleri karşısında evet-evet oyu çıkarsa; bunun bir an önce TBMM'ye bir uluslararası anlaşma olarak Dışişleri Komisyonu'na getirilmesi planlanıyor. İçtüzük uyarınca, bunun 48 saat geçmeden görüşülmesi için Genel Kurul'un onayının alınması gerekiyor'' dedi.
Varsayımlar üzerine gündem belirlemesine temelden karşı olduklarını kaydeden Koç, şöyle konuştu:
''Şöyle söylenmek isteniyor bize, (Kapatın gözünüzü, mühürleyin vicdanınızı, bakın her şeyi ne güzel yapıyoruz. Öyle ulusal çıkarlar filan, artık o şarkıların modası bitti. Biz bu şekilde götürüyoruz, siz niye karşı çıkıyorsunuz? TBMM'nin de bilgilendirilmesine gerek yok, Kıbrıs'taki halk bilgilendi mi ki?) Bütün bunlar hoş şeyler değil. Bırakın parlamenter görevini, bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak benim ve partimizin kabul edeceği bir şey değil.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:04