Ekonomi
  • 2.3.2010 13:15

TÜRKEL: ''TÜRKİYE EMEĞİN GÜCÜNÜ GÖRDÜ''

ANKARA - Türkel, TÜRK-İŞ Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Tekel işçilerinin eylemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Eyleme başından bu yana destek verenlere teşekkür eden Türkel, Türkiye'de özelleştirmelerin ''yağmaya, talana, vurguna dönüştüğünü'' öne sürerek, hükümetlerin bunda sorumluluğu bulunduğunu savundu.
Özelleştirmelerin hırsızlığın, insanları yoksullaştırmanın ve sömürünün başka bir boyutu olduğunu dile getiren Türkel, bazı kesimlerin bu gerçeği TEKEL işçilerinin eylemi dolayısıyla fark ettiğini söyledi.
''4/c dayatmasının'' Tekel işçilerinden intikam aracına dönüştürüldüğünü ileri süren Türkel, ''Bizi sokaktaki işsizlerle terbiye etmeye çalıştılar. Bize 'Kırk katır mı kırk satır mı?' dediler. Biz ise kararlılıkla devam ettik. Ankara'ya gelirken dönüş biletlerimizi almadık'' dedi.
Demokratik sınırlar içerisinde hakları için mücadele ettiklerini, kendilerine müdahale edildiğinde ise TÜRK-İŞ Genel Merkezi önüne geldiklerini anlatan Türkel, ''TÜRK-İŞ Genel Merkezi kimsenin, hiçbir yöneticinin değildir. Burası işsizlerin evi, kıblesi, dergahıdır. Her başı sıkışan buraya gelir'' diye konuştu.

-''BAZI SENDİKA BAŞKANLARINI UNUTMAYACAĞIZ''-

Eylem devam ederken bazı sendika başkanlarının yaptıkları değerlendirmeleri eleştiren Türkel, ''Bazı sendika başkanları 'Tekel işçisi niye buraya geldi?' dedi. Bunu unutmayacağız'' dedi.
Eylem şeklini ''Gandi modeli'' olarak nitelendirip, kendilerine şiddet uygulansa bile kırıp, dökmeme kararı aldıklarını vurgulayan Türkel, bu uğurda kendilerine bile zarar vermeyi göze aldıklarını kaydetti.
Türkel, eylemleri sürerken ''Türkiye bölünüyor'' tartışmaları yaşandığına işaret ederek, ''Biz bu süreçte kardeşçe, kol kola bir mücadele verdik. Türkiye emeğin gücünü, sihrini gördü. Ayrışmadan insanların kardeşçe nasıl yaşayabileceği ortaya konuldu. Tekel işçilerine hiçbir şey veremezsek bunu vermiş olmanın gururunu yaşayacağız'' diye konuştu.
Eylem sürecinde hiçbir işçinin zarar görmemesini arzuladıklarını ancak Hamdullah Uysal'ın trafik kazasında hayatını kaybettiğini hatırlatan Türkel, Uysal'ın acısını içlerinde yaşatacaklarını, sendika olarak ailesine destek olacaklarını belirtti.

-''GREV LAFINI KULLANMAKTAN ÇEKİNMEYİN''-

Mustafa Türkel, Türkiye'de genel grev ve dayanışma grevinin uluslararası sözleşmeler çerçevesinde artık suç olmadığını ifade etti. Bu tür grevleri konuşmanın, kararlarını almanın yasal olduğunu kaydeden Türkel, sendikacılara da ''Artık grev lafını kullanmaktan çekinmeyin'' diye seslendi.
Eylem sürecinde bazı konfederasyonların, attıkları imzalar daha kurumadan mücadelelerine engel olacak tavırlar içine girdiklerini belirten Türkel, bir kaç sendika dışında hiçbir sendikanın eylemlerine sahip çıkmadığını söyledi. Türkel, şunları kaydetti:
''Türkiye işçi sınıfı içinde öyle sendikalar biliyoruz ki alınan kararın gerçekleşmemesi için adeta şubelerine talimat vererek, 'Bu bizim işimiz değildir' dercesine dört konfederasyonun aldığı kararların uygulanmasına engel oldu. TÜRK-İŞ'e bağlı bir kaç sendikamız hariç, sahip çıkmadıkları 4 Şubattaki eylem bütün olumsuzluklara rağmen başarılı olmuştur.
Konfederasyonumuza bağlı bir kaç sendika hariç bu mücadelede maalesef sendika önderleri sınıfta kalmıştır. Burada 80 gün boyunca bu mücadelenin daha nasıl olduğunu görmeden, bu kapıdan geçmeyen onlarca sendika yöneticisi var. Bu mücadelenin bir şekilde başarısızlığa uğramasını isteyen sendikacıların olduğunu biliyoruz. Şubelerine böyle talimat veren sendika başkanları olduğunu biliyoruz. Bu bizi incitmiştir, üzmüştür.''
Mücadeleye devam ederken zaman zaman yalnız kaldıklarını, unutulduklarını, görmezden gelindiklerini kaydeden Türkel, ''Ankara'nın yoksul semtlerinden, Türkiye'nin dört bir yanından destek olmasaydı herhalde bu mücadeleyi buraya getiremezdik'' dedi.
Türkel, 1 Nisanda bin işçinin Ankara'ya gelip bir gece kalacaklarını, ertesi gün belirledikleri eylem takvimini kamuoyuyla paylaşacaklarını belirterek, sendika olarak Türkiye'nin her yerinde her türlü eylemliliği serbest hale getireceklerini söyledi.
Mustafa Türkel, ''Buradan bir kez daha iktidar partisine söylüyoruz, bu süreci iyi kullansınlar. Çünkü Türkiye'nin neresinde olursa olsun iktidar partisi mensuplarının sokaklarda rahat gezmesine izin vermeyeceğiz. Bu sorun çözülmeden nerede olursa olsun Sayın bakanların, Sayın Başbakanın mitinglerinde, toplantılarında, her yerde Tekel işçisi olacaktır. Bunu asla akıllarından çıkarmasınlar'' diye konuştu.
''Adam gibi, herkese örnek olacak bir demokrasi mücadelesi verdiklerini'' söyleyen Türkel, ''Bilsinler ki 4/c gibi bir ucube çalışma hayatından kalkmadığı sürece biz bu mücadeleyi bırakmayacağız'' dedi.
Türkel'in basın toplantısı bittikten sonra bazı çadırlardaki işçilerin eşyalarını toplamaya başladıkları görüldü. Bu arada, TÜRK-İŞ Genel merkezi önünde toplanan bir grup, çadırların kaldırılması kararına itiraz ederek, kararı protesto etti. Kararı protesto eden gruptakilerle bazı TEKEL işçileri tartıştı.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 10:02

İLGİLİ HABERLER