Gündem
  • 6.1.2003 11:28

ULAŞTIRMA BAKANI YILDIRIM: "TELEKOM'U SATIP KURTULALIM ZİHNİYETİ İÇİNDE DEĞİLİZ"

HAKAN AKKAYA ANKARA- Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Telekom'u özelleştirmede kararlı olduklarını ifade ederken, özelleştirmeyi 'sat kurtul' mantığıyla gerçekleştirmekten yana olmadıklarını söyledi. Türkiye'nin ulaştırmada 2003 hedeflerini anlatan Yıldırım, Telekom'un özelleştirilmesi konusunun 10 yıldır Türkiye'nin gündemini meşgul ettiğine değinerek, geçen yıllar boyunca konu ile ilgili somut bir adım atılamadığına dikkati çekti. Geçtiğimiz günlerde Telekom'da bir genel kurul yapıldığını hatırlatan Bakan Yıldırım, yönetimin tamamen yenilendiğini söyledi. Telekom'un özelleştirilmesi konusundaki bakış açılarının net olduğunu dile getiren Bakan Yıldırım, "Telekom liberal hale getirilecek ve özelleştirilecektir" dedi. Bununla ilgili çalışmaların 2003'ün gündeminde olduğunu ifade eden Yıldırım, 2003 yılının sonunda haberleşme tekelinin de kaldırılacağının göz önünde bulundurulmasıyla Telekom'un özelleştirilmesi ile ilgili çalışmaların da hızlandırılması gerektiğini vurguladı. Telekom'un altyapı yatırımlarının çok geç kalmış yatırımlar olduğunu belirten Yıldırım, bu nedenle vatandaşların ciddi anlamda hizmetlerden memnun olmadığını söyledi. Dünyada çok az sayıda uydusu olan ülkeler arasında olan Türkiye'nin bu imkanlarını gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında tam olarak kullanamadığına işaret eden Yıldırım, bu nedenle Telekom'un yeni ekibinin tam profesyonellerden oluşan, 'Duellcom'da çalışmış, ciddi deneyimleri olan bir ekip olduğunu söyledi. Ekibin, kurum dışından olan kişiler tarafından kurulduğunu ifade eden Yıldırım, yeni yönetimin olaylara tarafsız yaklaşacağını ve Telekom'u süratle Türk ekonomisine lokomotif olacak halde ülkeye kazandıracağını belirtti. Telekom'un özelleştirilmesindeki kararlılıklarının, oluşturulan söz konusu yönetim kurulundan anlaşılabileceğini vurgulayan Bakan Yıldırım, "Ama asla satıp kurtulalım tarzında bir yaklaşım içinde olmayacağız. Telekom'un şu anki ederini tam olarak belirleyeceğimiz söylenemez ama haraç mezat satmaya da niyetimiz yok" dedi. "AYCELL'İ BÜYÜTELİM DEVASA BİR KİT OLSUN DİYE BİR DÜŞÜNCEYE SAHİP DEĞİLİM" Bakan Yıldırım, Aycell ile ilgili son günlerde geliştirilen birtakım spekülasyonların nedenini anlayamadığını belirtti. Telekominikasyon sektörünün Türk kamuoyunu en fazla etkileyen konuların arasında olduğunu ifade eden Yıldırım, televizyon kuruluşları, GSM operatöreleri ile basın-yayın kuruluşlarını elinde tutan grupların söz konusu sektörle yakın ilişkileri olduğunu belirtti. Bu nedenden dolayı sektörde çok kolay maniplasyon yapılabileceğinin altını çizen Yıldırım, Aycell'e yöneltilen eleştirilerin kaynağının da bunlardan ileri gelebileceğini bildirdi. Yıldırım, Türkiye'deki GSM operatörleri ve Aycell'in sektördeki durumu hakkında şunları söyledi: "Türkiye'de 4 tane GSM operatörü var. Aycell ve Aria aynı anda kamuoyunun karşısına çıkmıştır. Ama ikisini karşılaştırdığımızda Aycell ciddi anlamda geride kalıyor. Bunun bir pazar paylaşımı da var. Pazarda pay alma noktasında bir yarış olsa Aycell'in hepsinin önüne geçmesi lazım. Çünkü Aycell'in arkasında Türk Telekom gibi dev bir kuruluş var. Ama en cılız GSM operatörü de Aycell. Böylesine kaderine razı olmuş bir şirketin bu kadar üzerine gidilmesi anlaşılabilir bir durum değil. Aycell'i büyütelim, devasa bir KİT olsun diye bir düşünceye de sahip değilim. GSM piyasasının kontrolörleri olması lazım. Piyasada kimse rakipsiz olmamalı. Tekel olunca vatandaşın tercih hakkı ortadan kalkıyor, tekeli şikayet ediyor. Başka özel tekelleri yaratacak ilişkilerin de engellenmesi lazım çünkü bu konuda şu an ciddi tehlikeler söz konusu. Telekominikasyon Üst Kurulu'nun görevi, piyasadaki aktörleri belirli bir düzen içerisinde kontrol etmek ve düzenlemek. Aycell hangi konumdaysa Turkcell de aynı konumda". "GSM OPERATÖRLERİNİN ALTYAPI YATIRIMLARINI KENDİLERİNİN YAPMALARI YANLIŞTIR" Bakan Yıldırım, Türkiye'de gelişmekte olan iletişim sektörü ve Aycell'in sektördeki rolü hakkındaki tespitlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'de bir yanlış var ki o da bütün bu operatörler bütün altyapı yatırımlarını kendileri yapıyor. Halbuki dünyada bir operatörün alyapısını diğer hepsi kullanıyor. Türkiye'de ise herkesin aynı noktada bir baz istasyonu var ki bu da fevkalade bir görüntü kirliliğine yol açıyor. Bugün Turkcell ve Aycell'i karşılaştırmak neredeyse mümkün değil. Ama asla tüketiciye, Aycell'e gel Telekom'un tüm imkanlarından yararlan demeyeceğiz. Haksız bir rekabete yolaçmasına fırsat vermeyeceğiz. Böyle yaparsak Telekom'un özelleştirilmesine yönelik bakış açımıza ters düşmüş oluruz. Aycell, hakkında söylenenler ve bunların hangi maksatla söylendiği hakkında bir fikrim yok. Ama biz kendi piyasa anlayışında serbestçe çalışması ve normal rekabet koşulları içinde hizmet vermesi için Aycell'in önünü açacağız". "ANADOLU'DAKİ HAVAALANLARINI FAALİYETE GEÇİRECEĞİZ" Bakan Yıldırım, 2003 yılı ulaştırma faaliyetleri içerisinde Anadolu'da bulunan 50'ye yakın havaalanını faaliyete geçirmek için çalışmalara başlanacağını bildirdi. Yıldırım, halen Özelleştirme İdaresi'nin elinde bulunan Türk Hava Yolları'nın (THY), iç taşımacılıkta çok fazla etkin olmadığını belirterek bu alanda da ciddi dengesizliklerin meydana geldiğini bildirdi. İç ve dış trafiğin yüzde 60'ının İstanbul Havalimanı'nda toplandığına dikkati çeken Bakan Yıldırım, bu durumu ibret verici olarak nitelendirdi. Anadolu'da havaalanlarının atıl durumda olduğunu belirten Yıldırım, bunların tekrar harekete geçirilmesi ve çapraz uçuşların yapılabilir hale getirilmesi gerektiğinin altını çizdi. THY'nin haklı olarak bu havaalanlarına uçuş yapmadığının ifade eden Yıldırım, bunun sebebinin, uçakların ebatının büyük olması, yeterli yolcu sayısına ulaşılamayınca uçuştan zarar edilmesi olduğunu söyledi. Bu sorunun ortadan kaldırılması ve Anadolu'daki havaalanlarının tekrar kullanılması için ayrı bir şirketle iç hat yoğunluklu ama Ankara'yı da toplama merkezi haline getirecek şekilde küçük ebatlı, az yakıt maliyeti ve işletme maliyetine sahip bir organizasyonun kurulmasını düşündüklerini bildirdi. Bunu devlet eliyle değil özel sektör marifeti ile yapmayı planladıklarını belirten Yıldırım, devletin, söz konusu şirketlere, havaalanı vergisi azaltma, geçiş ücretlerini düşürme gibi kolaylıklar sağlayabileceğini vurguladı. Yıldırım, havaalanlarının işletiminin, ait oldukları yerin yerel yönetimlerine bırakılabileceğini de sözlerine ekledi. "SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI'NI EKONOMİYE KAZANDIRMALIYIZ" Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, yapımı tamamlandığı halde henüz hizmete girmeyen Sabiha Gökçen Havalimanı'nın ekonomiye kazandırılmasından yana olduklarını dile getirdi. Yıldırım, konu ile ilgili şunları söyledi: "Sabiha Gökçen Havalimanı'nın ne maksatla yapıldığı konusuna cevap vermek zor. Ama ortada yapımı bitmiş güzel ve modern bir havaalanı var. Oranın sahibi ve işletmesi ise Savunma Sanayii Müsteşarlığı. Havaalanı işletmeciliği ile Savunma Sanayii çok bağdaşan bir durum değil. Bu yatırımın ekonomiye kazandırılması lazım. Bunun için de gerek Milli Savunma Bakanımızın gerekse Savunma Sanayii Müsteşarı'nın bize talepleri var. Bu talepleri gözden geçirip gerekli çalışmaları başlatacağız". Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:04

İLGİLİ HABERLER