YAŞAR OKUYAN, MESUT YILMAZ VE KEMAL DERVİŞ'İN CANINI OKUDU

KAYNAK : Haber Vitrini SAİM ÇOTUK YALOVA - Seçim bölgesi Yalova'ya gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Anavatan Partisi (ANAP) Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve Kemal Derviş hakkında şok açıklamalarda bulundu. Belediye Nikah Salonu'nda toplantı yapan Yaşar Okuyan, bakanlık ve genel başkanlık görevlerinden neden istifa ettiği yönündeki soruları cevapladı. ANAP Lideri Yılmaz'ın, Bakanlar Kurulu Toplantısı'nda kendisinden İş Güvencesi Yasa Tasarısı'nın geri çekilmesi konusunda konuşma yapmasını istediğini hatırlatan Okuyan, şöyle konuştu: "Meclis iç tüzüğüne göre, genel kurula gelen ve komisyonlardan geçen kanun tasarılarını ancak hükümet geri çekebilir. O yetki sadece hükümetindir. O tasarının içeriğiyle ilgili genel başkanla hiç bir itilafımız yoktu. Yılmaz, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun isteği doğrultusunda İş Güvencesi Yasa Tasarısı'nın İş Kanunu ile birlikte getirilmesini istiyordu. Yeni hazırlandığını söylediğimiz İş Kanunu ise 144 madde ve henüz bilim heyetinden bir hafta önce bize intikal etmişti. Bu kanun bu döneme yetişmese ne olurdu? 1952 yılından beri 50 senedir bu ülkede İş Güvencesi konuşuluyor. Net olarak söylüyorum, bu yasa 50 yıl daha çıkmazdı. Bu yasa her işini parayla yapmaya alışmış büyük sermaye gruplarının işine gelmiyor. Bu konuda bazı işveren kesimleri yasaya yönelik kamuoyunu yanıltmışlardır. Böylesi bir geçmişi olan bu yasanın geri çekilmesine yönelik bir teklifi yerine getirmem mümkün değildi. Hem yerine getirmeyeceksin, hem de o koltukta oturacaksın, o da mümkün değil. Beni oraya atayan irade, benim partimin genel başkanının iradesidir. O bana bir görev veriyor ve ben bunu yapmıyorsam, bana düşen görev, o koltuğu bırakmaktır. Ben de onu yaptım." "DERVİŞ DE KİM OLUYOR" Konuşmasının bir bölümünde Kemal Derviş'e de yüklenen Yaşar Okuyan, "Bir gazetede manşetten bir haber çıktı. Mesut Yılmaz, bu haberde Kemal Derviş'in oluşumuna destek vermeye hazır olduklarını belirtiyor. Bu haberi okuduğumda tüylerim diken diken oldu. Kim bu Derviş? Kim oluyor? Neyi oluşturuyor da, koskoca ANAP buna destek verecek, oluşumuna katkı sağlayacak? Bunu kabullenmemiz mümkün değil. Bu anlayış bizim partimize yakışır bir anlayış değil. Ben bunu Yılmaz'a da ifade ettim. İşte gördük Derviş'i. Derviş muradına erememiş. 2-3 aydır bütün televizyonlar peşinde. Oturduğu haber, kalktığı haber, ama ortada hiçbir şey yok. Solu toparlıyordu, sağı toparlıyordu. Liberal sentezdi. Bir sürü kavram, ancak bütün söylenenler havada sabun köpüğü gibi uçtu. Bize ne Derviş'in oluşumundan? Biz tabana gidip halkla bütünleşeceğiz. Parti olarak kendimizi bir sürü ittifak oluşumu ve arayışında bulduk. İttifaklar peşinde koşan bir görünümü ben ANAP'lı gururuma yediremiyorum" şeklinde konuştu ANAP Genel Başkanı Yılmaz ile aralarında geçen konuşmayı da aktaran Okuyan, şöyle dedi: "Ben genel başkanla yaptığım konuşmamızda, (Siz en yakınınızdaki insanlarla ittifakı sağlayamıyorsunuz. Siz daha benimle ittifakı sağlayamamışsınız. Ancak, bir oluşum dahi olduğu belli olmayan gruplarla ittifak gayreti içerisindesiniz) dedim" dedi. Meclis'te bir çok siyasetçinin sokağa dahi çıkamadığını belirten Okuyan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece iktidar değil, muhalefet partisinin milletvekilleri dahi sokağa çıkamadıklarını kendileri ifade ediyor. Sebepse, iktidarı, muhalefeti ile Türk siyasetinin dibe vurmuş olmasıdır. Siyasetin dibe vurmasının altındaki en önemli sebep, güvenilir olmaktan çıkmaktır. Vatandaşın milletvekillerinden beklediği, aralarında olmasıdır. Eğer çok büyük adam olduğunu sanırsan, sandık adamın önüne çabuk gelir. Eğer halkla irtibatını koparmışsan, o sandık sana sıkıntı verir. 3 Kasım kararı büyük çoğunlukla alındığı halde, Ankara'da seçimin bu tarihte yapılmaması yönünde senaryolar üretiliyor. Listelerde yer almayan ya da seçilemeyeceklerinden korkan bazı milletvekilleri -bu da yaklaşık 200 milletvekili- Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırıp seçimi iptal etmeye çalışacak." Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:45