TAŞAR, ÜNİVERSİTELİLERE AKIL VERDİ:"MODASI GEÇMİŞ, İÇİ BOŞALMIŞ VE AKIL ÜRÜNÜ TARAFI KALMAMIŞ İDEOLOJİLERİN PEŞİNDE KOŞMAYIN"

KAYNAK : Haber Vitrini RUHİ AYTAÇ GAZİANTEP - Turizm Bakanı Mustafa Taşar, üniversiteli gençlere yönelik olarak yaptığı konuşmada, içi boşalmış, modası geçmiş ideolojilerin peşinde koşmamalarını isteyerek, "Değişime direnenler sürekli fobiler ve korkular üretmektedir" dedi. Gaziantep Üniversitesi'nin (GAZÜ) 2002-2003 Eğitim ve Öğretim yılının başlaması dolayısıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen törene katılan Bakan Taşar, yaşanan suni polemiklerin tek sebebinin üniversitelerin devre dışı kalması olduğunu söyledi. İmkansızlıklarla hizaya getirilmeye çalışılan çarpık zihniyetin yüzünden Türkiye'nin pek çok alanda bocalamalar geçirdiğini ifade eden Taşar, "Gençlerine ve akademisyenlerine inanmayan anlayış yüzünden Türkiye, arzu ettiği değişimi ve atılımı gerçekleştirmekte zorlanmaktadır. Bunlar kadar önemlisi, pek çok suni polemiğin ve tartışmanın yapıldığı bir ortamda üniversitelere müracaat edilmemesidir. Üniversitelerin sessiz kalmasından adeta memnun olan bir anlayış var. Sanal kahramanların türemesini ve Türkiye'nin çağdaş ülke olma rotasından sapmasını engelleyecek tek sigorta da üniversitelerdir. Türkiye çağdaş uygarlık düzeyine gerçek gündemiyle ve gerçek aktörleriyle, ancak üniversitelerimiz sayesinde yönelebilecektir. Üniversitelerimizin kapıların ardından çıkmasını, her platformda yer almasını ve sesini daha fazla yükseltmesini, masaya yumruğunu vurmasını bekliyoruz" dedi. Taşar, Türkiye'nin her zamankinden daha objektif sese ihtiyacı olduğunu kaydederek şunları söyledi: "200 yıllık Avrupalı olma sevdamız var. Bu hedef doğrultusunda geldiğimiz nokta, Türkiye açısından dönüm noktasıdır. Değişmeden korkanlar, değişime direnenler ve kişisel çıkarları için bu hedefi yakalamada ayak direyenler, sürekli fobi ve korku senaryoları üretmektedir. Bunlara bakarsak, dev Türkiye Cumhuriyeti'ni bir baraka ve üfleseniz yıkılacak bir harabe zannedeceksiniz. Bu tavır ve yaklaşım, Türkiye'ye ve Türk insanına güvenmeyen, inanmayan ve hatta onun taleplerinden korkan zihniyetin ürünüdür. Toplumun talep ve beklentileri değil. Topluma, uygun gördüğü noktayla yetinilmesi gerektiğini savunan çarpık kafanın ürünüdür. Sosyolojik ifadesiyle toplumu belli kalıplarla şekillendirmeyi kendine görev sayan toplum mühendisliği yaklaşımının yansımasıdır. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu reformları hayata geçirmesi ve ayaklarındaki zincirlerden kurtulabilmesi için öncelikle bu anlayışın aşılması şarttır." "ARTIK ZAM İSTEMEYECEĞİZ" Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Filiz ise yetersiz ödenekler, maaş ve personel azlığına rağmen Türkiye'nin sayılı üniversiteleri arasına girdiklerini kaydetti. Filiz, yeni bütçede ödeneklerin çok düşeceğini hatırlatarak, "Yüksek Planlama Kurulu'nun aldığı bir kararla 2003 yılı bütçeleri 2002 yılı bütçesinin yüzde 25'i oranında artırılacağı belirtildi. Yıllık enflasyon ve üniversitenin yüzde 20'ye varan hizmet genişlemesi dikkate alındığında reel olarak 2002 yılına göre 2003 yılı bütçesinde bir düşüş söz konusudur. Bu şartlarda eğitim ve öğretimi sağlıklı yürütmemiz imkansızdır. Oranların yeniden gözden geçirilmesi ve gerçek ihtiyaçlara göre ödeneklerinin verilmesinde yarar vardır" ifadelerini kullandı. Öğretim görevlilerinin maaş düşüklüklerini dile getiren ve artık zam yapılmasını istemeyeceklerini belirten Filiz, şöyle devam etti: "Artık maaşlarımıza zam yapılmasını istemiyoruz. Sadece Kalkınmakta Öncelikli Yörelerin üniversitelerinde görevli öğretim görevlilerine verilen maaşlar, GAZÜ mensuplarına da aynı oranda verilsin. Komşu illerimiz Kahramanmaraş ve Şanlıurfa'daki öğretim görevlileri kadar maaş talep ediyoruz." Rektör Prof. Dr. Hüseyin Filiz, öğrencilere de nasihatlarda bulunarak, üniversitenin huzurunu bozacak, bölücü örgüt faaliyetlerinden uzak durmalarını istedi. Gaziantep Valisi Erhan Tanju da konuşmasında, Gaziantep'in üniversite sınavlarında 81 il arasında 50. sırada yer almasının üzücü olduğunu belirterek, "Bu konu her yönüyle araştırılmalı. Üniversiteye bu konuda büyük görevler düşmektedir. Sanayide Türkiye'nin önemli kenti olan Gaziantep'in üniversite giriş sınavlarındaki başarısızlığı asla kabul edilemez" dedi. Yapılan törenden sonra 7 fakülte, 3 yüksekokul, Türk Musikisi Devlet Konservatuarı, 3 enstitü, 7 meslek yüksek okulu, 11 bin 200 öğrenci, 40 profesör, 61 doçent, 139 doçent yardımcısı, 179 öğretim görevlisi, 268 araştırma görevlisi, 71 okutman, 8 uzman ve 817 idare personeli bulunan okul, yeni eğitim öğretim yılına başladı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:12