Gündem
  • 29.12.2006 04:14

'367' POLEMİĞİ: ANAYASA MAHKEMESİ'NİN İKİ KRİTİK KARARI!..

YARGITAY Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun, 354 milletvekili olan AKP’nin 367’yi bulmadan Cumhurbaşkanı seçemeyeceği ve aksine bir kararın Anayasal denetime açıldığı teziyle ilgili tartışma alevlenirken, Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda iki kritik kararı ortaya çıktı.

DENETLEME YETKİSİ YOK

İlk karar, 1990’da anamuhalefet partisi SHP’nin, Körfez’e asker göndermeye ilişkin Meclis kararını Anayasa Mahkemesi’ne taşıması üzerine alındı. Mahkeme, Anayasa’nın 148. maddesine göre, "Meclis kararlarını denetleme yetkimiz yok" diyerek, başvuruyu reddetti. O dönemde Anayasa Mahkemesi üyesi olan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ise bu kararın "Anayasa değişikliği öngören bir yasa niteliğinde" olduğu ve denetlenmesi gerektiği görüşüyle karşı oy kullandı.

GÜVEN OYLAMASI KARARINA İPTAL

İkinci karar, 1996’da Mesut Yılmaz Başbakanlığındaki DYP-ANAP azınlık hükümetinin güvenoylamasına ilişkin, dönemin anamuhalefet lideri Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın başvurusuyla geldi. Mahkeme, 544 milletvekilinin katıldığı ve 257 oyla güvenoylamasının kabul edildiği Meclis kararını, "273 salt çoğunluk oyu gerekir. Meclis kararı içtüzük değişikliği niteliğinde" diyerek 14 Mayıs 1996’da iptal etti. Kararın ardından RP gensoru verdi. Ancak, gensoru daha görüşülmeden Yılmaz, 6 Haziran 1996’da istifa etti.

MAHKEMEYE CHP GÖTÜRECEK

CHP’nin, şimdi geçmişteki Anayasa Mahkemesi kararlarını inceleyerek, Başbakan Erdoğan’ın aday olması ve Köşk’e çıkması halinde, bu seçimi Anayasa Mahkemesi’ne taşıması bekleniyor. Başvurusunda da, Kanadoğlu’nun tezine dayanacağı tahmin ediliyor. Buna göre, 1996’da Meclis İçtüzüğü’nün 121. Maddesi’ndeki değişiklikle Cumhurbaşkanlığı seçiminin Anayasa 102’ye göre yapılacağının belirtildiği, bu düzenlemeye göre 367 oy bulunmadan seçim yapılamayacağı, aksine bir düzenlemenin Meclis İçtüzük değişikliği niteliğinde olduğu savunulacak. Ayrıca Anayasa 102’ye göre 367 oy şartının sadece "karar yeter sayısı" değil, "toplantı yeter sayısı" olduğu vurgulanacak ve düzenlemenin, aynı zamanda "Anayasa değişikliği" gibi düşünülmesi gerektiği belirtilecek.

MAHKEME NE YAPACAK

Yüksek Mahkeme, CHP’nin bu başvurusunu önce yetki yönünden değerlendirecek. 16 yıl önceki içtihata uyulursa; "Yetkimiz yok" denilerek reddedilecek. Ancak, bu karar "içtüzük değişikliği" niteliğinde görülüp esasına girilmesi ve Anayasa’ya aykırı bulunması halinde Köşk seçimi iptal edilebilecek. Anayasa Mahkemesi Onursal Üyesi Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Aliefendioğlu da seçimin "içtüzük ihdası" gibi değerlendirilerek, Anayasa Mahkemesi’nde dava konusu yapılabileceğini söyledi.
 
/Oya Armutçu, Hürriyet

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 23:19

İLGİLİ HABERLER