
AHMET HAKAN: 'İKİ YALNIZ KOVBOY'
AHMET HAKAN'IN HÜRRİYET'TEKİ YAZISI:
İki yalnız kovboy
BİRİNCİ kovboyumuz AKP Konya Milletvekili Halil Ürün’dür.
Ne yapmıştı Ürün?
Eşini dövmüştü ve bu nedenle karakola şikáyet edilmişti.
Peki bu dört başı mamur "aile içi şiddet" olayı, iktidar partisinde nasıl yankılanmıştı?
Nasıl yankılanacak?
Partili dostları, Halil Ağabeylerine biraz mahcup, biraz çekingen bir şekilde sahip çıkmışlardı.
Söyledikleri şuydu:
"Bu aile içi bir meseledir. Aile içi meselelere karışılmaz. Karı koca arasına girilmez."
Sonra?
Sonra ne olduysa oldu ve meselenin "aile içi" denilerek geçiştirilemeyeceği fark edildi.
Ve Halil Ürün’ün MKYK üyeliğinden istifası sağlandı.
Bence bu önemli bir gelişmedir.
Tamam, Halil Ürün, son tahlilde "esaslı bir tokat" yememiş, "minik bir fiske" ile durumu kurtarmıştır...
Ama unutmayın ki eskiden bu tür durumlarda "fiske" bile atılmazdı.
Çünkü "Bizimki ne yaparsa yapsın arkasında dururuz" anlayışı egemendi.
Ne diyelim?
Darısı, diğer kovboyların başına!
***
İkinci kovboyumuz Canan Arıtman’dır.
Silahlara duyduğu özel merakla da tanınan Canan Hanım, Başbakan’ın eşi Emine Erdoğan’a mektup yazıp, "Kıyafetiniz bizi rencide ediyor" demişti ya...
Arıtman en güzel yanıtı, CHP Lideri Baykal’dan aldı.
Baykal, Canan Hanım’ı bir kenara çekip şöyle demiş:
"Canan Hanım! Biz kimsenin giyimine kuşamına karışmıyoruz. Her kim olursa olsun giyimleri üzerinden bir tartışma yapılmamalı. Başbakan’ın eşi, ister özel, ister resmi temaslarında istediği kıyafeti kullanabilir. Bu bir rencide olma konusu olamaz."
Ne güzel!
İşte budur ve bu kadar basittir.
Sağduyuyu egemen kılan bu yaklaşımından dolayı Baykal’a teşekkür ediyorum.
Ayrıca...
Dünkü yazımda Canan Hanım’ın mektubundan yola çıkarak yaptığım CHP eleştirisini de geri çekiyorum.
Çünkü Baykal’ın itirazı, Arıtman’ın tutumunun genelleştirilemeyeceğini kanıtlamıştır.
Arıtman, başkalarının kıyafeti üzerinden politika yapan "yalnız kovboy" olarak tek başına kalmıştır.