Gündem
  • 6.7.2007 00:38

AK PARTİ : İKİ CUMHURBAŞKANI SEÇECEĞİZ!..

ALİ ULURASBA-DUYGU BEKTAŞ
ANKARA  - AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, Anayasa Mahkemesi'nin kararını 'cumhurbaşkanını halkın seçmesi ve düğümü çözmesi' şeklinde değerlendirirken, "Bu dönem bereketli bir dönem olacak. Önce meclis tarafından bir cumhurbaşkanı seçilecek. Arkasından halkoylamasının sonuçları alındıktan sonra ikinci bir cumhurbaşkanı daha halk tarafından seçilecektir" dedi.

Adalet eski bakanı Cemil Çiçek ise, "Hükümet ve AK Parti olarak geldiğimiz noktada cumhurbaşkanını halkın seçmesini istedik. Bu konu ile ilgili de meclis iradesini ortaya koyduk. Bundan sonraki süreç başladı. Anayasa Mahkemesi de bunu teyit etmiş oldu. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinde ve bununla ilgili yasal düzenlemede anayasaya aykırılığı olmadığını ortaya koymuş oldu" diye konuştu.


Anayasa Mahkemesi'nin anayasa değişiklik paketi ile ilgili verdiği kararın ardından İHA'ya değerlendirmelerde bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, "Hayırlı olsun, hayırlı bir karar alınmıştır. Memleketimize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Sayın cumhurbaşkanının böyle bir sonucu önceden öngörerek, referandum yasasını bir kez daha meclise göndermemesini beklerdik, temenni ederdik ama olmadı" ifadelerini kullandı.


Önümüzdeki günlerde TBMM'de olağanüstü bir toplantı olup olmayacağı konusunun henüz açık olmadığını belirten Kapusuz, "Şöyle bir toplantı olursa bunun Yüksek Seçim Kurulu tarafından da onaylanması halinde ikinci bir sandık konulabilir mi diye düşünüyorum. Olabilir mi ben de bilmiyorum. 'Böyle bir şey yok' denilirse, halkoylamasına sunulacak anayasa paketi 120 günlük kanunla sınırlı. Yeni meclis hızlı bir performansla süreci kısaltıp ne yapabilir? Halk oylamasını öne çekebilir" diye konuştu.

Bunun doğru olacağının altını çizen Kapusuz şöyle konuştu:


"Çünkü görev süresi dolmuş, hatta yetkilerinin bu şekilde kullanılması tartışılan sayın cumhurbaşkanının daha uzun süre de kalması da ortadan kaldırılabilir. Meclis böyle bir karar alırsa hızlı bir şekilde bu referandum gerçekleşmiş, halkın kararı ortaya çıkmış olur. Halk derse ki, 'evet biz seçmek istiyoruz' ki, meydanları ben böyle görüyorum. 'Bizi milletvekili seçerken güveniyorsunuz da cumhurbaşkanını seçerken, cumhurbaşkanı seçiminde niye güvenmiyorsunuz?" diye hem muhalefete, hem bu şekilde olanları
hatta mahkemeyi bile halk bu konuda sorumlu tuttu. Kararıyla birlikte yetkiyi kendisine verilmiş olarak görünce herhalde bunu onaylayacaktır. Büyük bir oranla halk tarafından cumhurbaşkanının seçilmesi kabul edilecektir."

"İKİNCİ BİR CUMHURBAŞKANI DAHA HALK TARAFINDAN SEÇİLECEKTİR"


Kapusuz, önümüzdeki günlerde yeni bir tartışma zeminini ortaya çıkabileceğini belirterek, "Bu dönem bereketli bir dönem olacak. Önce meclis tarafından bir cumhurbaşkanı seçilecek. Arkasından halkoylamasının sonuçları alındıktan sonra ikinci bir cumhurbaşkanı daha halk tarafından seçilecektir" ifadelerine yer verdi. "Bu mümkündür" diyen Kapusuz şu ifadeleri kullandı:


"Başından beri sayın başbakanımız bir cümle söyledi. 'Biz seçimlerden sonra meclis tarafından seçsek bile bir kez daha halkımıza cumhurbaşkanını seçtireceğiz' demiştir. Ben de bu düşünceye olduğu gibi katılıyorum. Meclis cumhurbaşkanını seçse bile mutlaka halk tarafından seçilen bir cumhurbaşkanıyla bu görev, halkımıza bu yetki tattırılmalı."


Kapusuz, önümüzdeki süreçte bir sıkıntı yaşanıp yaşanmayacağına ilişkin ise, "Koordinasyondan, devletin sistematiğinden, yetkileri gereği sorumlu olan sayın cumhurbaşkanının bunları uygun görmesini istiyorduk. Diyorduk ki, 'Milletin böyle bir talebi var'. Verilmiş olan bir karar var. Verilmiş olan bu karar karşısında ne yapacaktınız? İki sandığın biraraya gelmesi için onaylayabilirdiniz. En azından referandumla genel seçimleri bu seçimde yapabilirdiniz. Bu bile bir kazanımdı. Ama sayın cumhurbaşkanı bu
konuda çok katı ve kendi düşüncelerini doğrular kabul ederek böyle bir yola girmiştir. Yetkisindedir. Kullanmıştır. Ama süresi de dolmuştur. Bu millet bu düğümü çözmeye karar vermiştir. Siz burayı anahtarla kilitlerseniz, 'anahtarı bende ise bu kapıyı açarım' diyor. Bir düğüm atıldı. Bir yanlışlık yapıldı. 'Bu düğümü ben çözerim' diyor. Eminim ki bu seçim sonuçları itibariyle sonu çıkacak, bu çıkan sonuca göre herkes, şöyle oturup bir düşünecek, o zaman 'gereğini yapalım' diyecek. Halkın kararına herkesin
saygılı olması, hem istiyorum, hem de saygılı olacağına inanmak istiyorum" diye konuştu.


Adalet eski bakanı Cemil Çiçek ise kararla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
"Bu kararın gerekçesini görmek lazım. Bu sadece kısa bir açıklamadır. Bundan evvelki kararda da gerekçeler görülmeden yapılan açıklamaların çok da doyurucu olmadığını gördük. Dolayısıyla gerekçeli kararı görmemiz gerekiyor. Hükümet ve AK Parti olarak geldiğimiz nokta da cumhurbaşkanını halkın seçmesini istedik. Bu konu ile ilgili de meclis iradesini de ortaya koyduk. Bundan sonraki süreç başladı. Anayasa Mahkemesi de bunu teyit etmiş oldu. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinde ve bununla ilgili yasal düzenlemede anayasaya aykırılığı olmadığını ortaya koymuş oldu. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi yönündeki meclis iradesine karşı direnenlerin, muhalefetin önüne de bir bariyer koymuş oldu. Halktan kaçış yok. Bu karara karşı halkın ne diyeceği önemlidir. Bu cevabı da 22 Temmuz'da seçimlerin sonucunda da görmüş olacağız. Her cumhurbaşkanı seçiminin Türkiye'de böyle sıkıntılara maruz bırakılmaması için cumhurbaşkanını halk seçmelidir. Bundan sonraki hukuki sürecin nasıl olacağı konusunu, gerekçeli kararı gördükten sonra açıklamamız gerekir."

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 17:37

İLGİLİ HABERLER