AK PARTİ'Lİ OLAY VEKİL İLK KEZ KONUŞTU... ATATÜRK İCRAATLARINI ÜNİFORMASIZ YAPTI
AK Parti Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, Bana, ''Atatürk'ün mareşal üniformasına karşı mısın?'' diye soruldu… Ben de bunu soranlara sormak istiyorum: ''Atatürk'ün sivil kıyafetle yıllarca sürdürdüğü cumhurbaşkanlığına karşı mısınız?''
ATATÜRK İCRAATLARINI ÜNİFORMASIZ YAPTI
Partinin hakkında başlattığı disiplin süreci konusunda ise Kutlu, kullandığı sözlerde suç unsuru bulunmadığını belirtti. Kutlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ben rahatım. Benim söylediklerimde herhangi bir suç unsuru veya bir yerleri rencide edecek bir şey yok. 'Atatürk'ün sivil fotoğrafı asılsın' demenin eleştirilecek hiçbir yanı yok. Atatürk, bütün icraatlarını üniformasını çıkardıktan sonra yaptı. Bir daha da hiç giymedi.''
GERGİNLİK ÇIKARANLAR BELLİ
Katıldığı iftar yemeğinin gerginlik çıkarmak isteyen kesimler tarafından medyaya servis edildiğini belirten Kutlu, şunları söyledi: ''Birileri bir gerginlik çıkarmak istiyor. Bunların kimler olduğu da biliniyor. Onun için önce servis yapılıyor haberler. Birtakım açıklamalar yapılıyor. Ortada bir şey yokken, bir bardak suda fırtına koparılıyor. Bu açıklamalar benim şahsi açıklamalarım. Parti adına yaptığım açıklamalar değil.''
SÖZLERİMİN ARKASINDAYIM
Kullandığı sözlerden dolayı pişman olmadığını belirten ve ''Sözlerimin arkasındayım'' diyen Kutlu, ''Birileri gerginlik çıkarmak istiyor. Ve bu olayı malzeme olarak kullanmak istediler. Beni üzen bu. Ben sözlerimin arkasındayım. Yanlış bir şey olmadığını biliyorum. Ben bu sözleri çeşitli yerlerde de dile getirdim'' dedi.
Meclis kulisinde söylediği sözlerin ardından, medya tarafından lince tabi tutulan AK Parti Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, Vakit'e özel açıklamalarda bulundu. Kutlu, ''Bana, 'Atatürk'ün mareşal üniformasına karşı mısın?' diye soruldu... Ben de, bunu söyleyenlere sormak istiyorum: Atatürk'ün sivil kıyafetle yıllarca sürdürdüğü Cumhurbaşkanlığı'na karşı mısınız?..'' dedi.
''SÖZLERİMİN ARKASINDAYIM''
Kullandığı sözlerden dolayı pişman olmadığını belirten ve ''sözlerimin arkasındayım'' diyen Kutlu, ''Birileri gerginlik çıkarmak istiyor. Ve bu olayı malzeme olarak kullanmak istediler. Beni üzen bu. Ben sözlerimin arkasındayım. Yanlış bir şey olmadığını biliyorum. Ben bu sözleri çeşitli yerlerde de dile getirdim. Meclis taburu konusu ise birçok eski meclis başkanının çalışma yaptığı bir konu'' şeklinde konuştu.
LİNÇ, DOKUNULMAZLIK RAPORUYLA İLİŞKİLİ
Kutlu, hakkında ortaya atılan suçlamaların kendisinin Başkanlık yaptığı TBMM Dokunulmazlıkları Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı raporla ilişkisinin bulunduğunu belirtti. Kendisine yönelik eleştirilerde bulunulmasına sebep olan ''Atatürk'ün sivil kıyafetli fotoğrafının Meclis'e asılmasına yönelik sözlerini, haber servis edilmeden 10 gün önce kuliste söylediğini'' dile getiren Kutlu, şunları söyledi: ''ANKA Ajansı'nın haberi çıkmadan 10 gün önce ben 'Atatürk'ün mareşal' fotoğrafıyla ilgili sözleri kulisteki bir sohbette söylemiştim. Bu kadar abartılmasının hiçbir manası yok. Dokunulmazlıklarla ilgili sözlerimiz bir yere dokundu mu, dokunmadı mı bilmiyorum ama, o konuya atıfta bulunulması dokunulmazlıklarla ilgili açıklamalarımla alakalı olduğunu gösteriyor.''
''ATATÜRK, İCRAATLARINI ÜNİFORMASIZ YAPTI''
Partinin hakkında başlattığı disiplin süreci konusunda ise Kutlu, kullandığı sözlerde suç unsuru bulunmadığını belirtti. Kutlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ben rahatım. Benim söylediklerimde herhangi bir suç unsuru veya bir yerleri rencide edecek bir şey yok. 'Atatürk'ün sivil fotoğrafı asılsın' demenin eleştirilecek hiçbir yanı yok. Sırf eleştirmek için böyle bir şey yazıyorlar. Atatürk, bütün icraatlarını üniformasını çıkardıktan sonra yaptı. Bir daha da giymedi. Bu kadar abartıp abartıp bu şekilde eleştirmek doğru mu?''
''NEREDE İFTAR YAPACAĞIMIZA DA MI
KARAR VERECEKLER?''
Kutlu, iftar yemeğine katılmasının sanki suç işlenmiş gibi haberleştirilmesine karşı çıkarak, ''O haberin yapılması, manşetten verilmesi ayıp. Feyzettin Erol, Adıyaman'da da yatırımları olan bir işadamı. Yok yer sofrası yazılmış. Anadolu insanı zaten sürekli yerde yer. O beyefendiler sürekli masada yedikleri için, yerde oturulmasını anormal bir şey gibi lanse ediyorlar. Ben zaman zaman yer sofrasında yiyorum. Kim nerede, kiminle görüşecek, kimin iftar yemeğine katılacak, bunlara kimse karar veremez. Aranan bir insan değil, çok değerli ilmi olan, benim saygı duyduğum bir insan'' açıklamasında bulundu.
''HERHANGİ BİR TARİKATA MENSUP DEĞİLİM''
Kutlu, Milliyet gazetesinin manşetinde yer alan ''Şeyhinin iftarında'' ifadesinin de gerçeği yansıtmadığını belirtti. Herhangi bir tarikata mensup olmadığını kaydeden Kutlu, şöyle konuştu: ''Gazetelerden birinde 'şeyhinin iftarında' şeklinde bir ifade vardı. Ben herhangi bir tarikata mensup değilim. Eğer mensup olsam, şeyhimin karşısında öyle yayılıp oturamazdım herhalde. Böyle bir oturuş tarzı olmaz. 15 kişilik bir yemekti. Bu yemeğin haber olması, birilerinin bunu manşet yapmasının hiçbir manası yok. Yüzlerce yerin iftarına gittim, bugüne kadar.''
''HASAN MEZARCI'YI TASVİP ETMEM''
Hakkında sürekli Hasan Mezarcı örneği ortaya atılmasından dolayı rahatsız olduğunu dile getiren Kutlu, ''Hasan Mezarcı benim tasvip etmediğim bir isimdi. Ben onlarla aynı kulvarda siyaset yapmıyorum. Benim hareketlerimin ona benzetilmesi son derece yanlış'' yorumunda bulundu. Kutlu, Said-i Nursi'nin anma törenine katıldığı için kendisine yöneltilen eleştirileri de ''Said-i Nursi'yi anma törenine katıldım. Bir kez değil, onlarca kez katıldım. Said-i Nursi beğendiğim kitaplarını zevkle okuduğum bir isim. Onu anma törenine katılmaktan gurur duyuyorum. Başka bir yerde olsa ona da katılırdım'' diyerek cevaplandırdı.
Katıldığı iftar yemeğinin gerginlik çıkarmak isteyen kesimler tarafından servise konulduğunu ifade eden Kutlu, şu görüşleri dile getirdi: ''Birileri bir gerginlik çıkarmak istiyor. Bunların kimler olduğu da biliniyor. Onun için önce servis yapılıyor haberler. Birtakım açıklamalar yapılıyor. Ortada bir şey yokken, bir bardak suda fırtına koparılıyor. Bu açıklamalar benim şahsi açıklamalarım. Parti adına yaptığım açıklamalar değil.''
Kendisinin milletvekili olmasıyla birlikte, söz özgürlüğünün son derece azaldığını belirten Kutlu, ''Milletvekilinin de bir vatandaşın 10'da biri kadar söz özgürlüğü olmalı. Milletvekilinin gideceği yemek, haber unsuru olmadığı halde manşetlere taşınılıp çarpıtılırsa, bu Türkiye'deki demokrasinin zarar görmesine sebep olur. Katılmayan insanlar da olabilir. Neticede bir fikirdir. Beni arayıp rahatsız olduğunu söyleyenler de oldu. Bunlara saygılıyım. Ama benim fikirlerime de saygı gösterilmesini istiyorum'' dedi.
''BÜYÜKELÇİNİN SÖZLERİ UMRUMDA DEĞİL''
Azerbaycan Büyükelçisi'nin, açıklamaları nedeniyle kendisine gösterdiği tepkiyle ilgili olarak ise Kutlu, ''Büyükelçinin sözleri umrumda değil. Haydar Aliyev ne göndermiş, ne olmuş. Pek fazla kendilerini alakadar ettiğini düşünmüyorum'' değerlendirmesini yaptı.
(VAKİT)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:23