KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/ DSP Bursa Milletvekili Ali Arabacı Nazım Hikmet'in Türk vatandaşlığından çıkırılması ve Türk vatandaşlığına yeniden alınması üzerinde durdu. Nazım Hikmet'in ömrünün büyük bir bölümünü hapishanede ve sürgünde geçirdiğini hatırlatan Arabacı, yine Nazım Hikmet'in haksız bir şekilde Türk vatandaşlığından çıkarıldığını belirtti. Arabacı, Nazım Hikmet ile ilgili "Kendisine yapılan haksızlık devam ediyor. Değer bilmezlik devam ediyor. İçişleri Bakanlığı'nın Nazım Hikmet'in yurttaşlığı konusundaki son uygulamısı hukuk devleti için tehlikeli gelişmeleri de beraberinde getirecektir. Nazım Hikmet 1951 yılında alelacele alınan bir kararla vatandaşlıktan çıkarılmıştır. Karar konu olan isim Nazım Hikmet Ran'dır. Oysa Nazım'ın nüfus kütüğündeki ismi Mehmet Nazım Ran'dır. Anlaşılan o ki bu örtüşmezlik nedeniyle 8 Mart 2002 tarihine kadar nüfus kütüğünde vatandaşlık ıskat kararı tescil edilememiştir. Nazım Hikmet'in vatandaşlık haklarını yeniden alması yolundaki istem kamuoyunda büyük bir yoğunlukla yaşanırken İçişleri Bakanlığının uygulaması tam bir hukuk karmaşasına yol açmıştır" ifadelerine yer verdi.
İçişleri Bakanının açıklamasına göre olayın MERNİS projesinini uygulanması sırasında bir verinin düzeltilmesi ile ilgili olduğuna yer veren Arabacı, "Bakanlar Kurulu kararında adı geçen Nazım Hikmet Ran ile İstanbul Kadıköy Nüfus kayıtlarındaki Mehmet Nazım Ran'ın aynı kişi olduğunu belirten İstanbul 16. Asliya hukuk mahkemesi kararı dayanak yapılarak 51 yıldır yerine getirilmeeyen kütükten düşme kararı nihayet yerine getirilmiştir. Ama hukuk çiğnenerek, yeni bir yanlış yapılarak" diye konuştu.
Bu maddi hatanın düzeltilmesinin yeni bir Bakanlar Kurulu kararı ile mümkün olabileceğini vurgulayan Arabacı, şöyle konuştu: "Görülen o ki İçişleri Bakanlığı kendini Bakanlar Kurulu yerine koyarak, sözüm ona basit bir veri hatasını düzelterek ıskat (vatandaşlıktan çıkarma) kararının tescilini gerçekleştirmek istemiştir. Hiçbir Bakanlık, Bakanlar Kurulu'nun yerine geçerek Bakanlar Kurulunun irade ve yetkisini kullanamaz. İşlem hukuka aykırıdır. Sayın Bakan emrindeki bir genel müdürlüğün hukuka aykırı uygulamasını uygun bulan ve savunan bir açıklama yapmıştır. Bu olay tek kelimeyle hukukun çiğnenmesidir. Yetki gaspıdır. Demokratik hukuk devletiyle bağdaştırılması mümkün değildir. İdari ve vesayet yetkisinin teryüz edilmesine, aşağıdan yukarıya işlemesine göz yumulamaz. Devlet yönetimde kural tanımazlığı ve anarşiyi davet anlamına gelen bu hukuka aykırı işlemin derhal geri alınması gerekir. Sorun Nazım Hikmet sorunu değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hukuk devleti olması sorunudur. Yurttaşımız olması ona değil ancak bize itibar sağlayacak. Asıl önemli olan Nazım Hikmet'in yurttalık hakkını iade ederken kendi itibarımızı da yeniden kazanacağımız gerçeğidir".
İÇİLERİ BAKANI YÜCELEN'İN AÇIKLAMALARI
Daha sonra söz alan İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, Nazım'ın 5 dakikada, 20 dakikada anlatılamayacağını onun dünyaya malolan bir kişilik olduğunu vurguladı. "Burada bir teknik konu gündeme geldiği için sanıyorum Sayın Ali Arabacı'nın da yeterli birgileri alamadığını düşünerek sadece teknik, o konuda açıklama yapmak istiyorum, hukuk çerçevesinde kalarak. Her zaman söylüyorum Türkiye hukuk devleti. Hukuk hepimize lazım. Ali Arabacıya ne kadar lazımsa bana da o kadar lazım. Onun için Nazım'ı bir nüfus memurunun yaptığı işleme sığdırmak veya bir nüfus memurunun bir hukuk devletinde kanunların kendisine yüklediği görevler çerçevesinde yaptığı işlemden dolayı onu iç politika malzemesi yapmanın yanlış olduğunu hep söyleyegeldim" diyen İçişleri Bakanı Yücelen, Nazım Hikmet Ran'ın, 1312 sayılı Türk vatandaşlığı kanunun 10. maddesi uyarınca ve 25.07.1951 tarih ve 13400 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından iskat(çıkarma) edildiğini belirterek, nüfus kütüklerinde Nazım Hikmet Ran adına bir kayıt olmadığını belirtti.
"Eğer hiç kimse Nazım Hikmet Ran konusunu gündeme getirmese, Nazım Hikmet Ran hakkında alınan iskat kararı nüfus memurluğunca herhangi bir işleme tabi tutulmayacak" diyen Yücelen, MERNİS projesi uyarınca TC Kimlik numaraları ve hatalı kayıtların düzeltilmesi konularında bir çalışma yapıldığını kaydetti. Yücelen, "Nazım Hikmet Ran hakkında alınan iskat kararı nüfusa gönderilmemesi ve nüfusla ilgili herhangi bir işlem yapılmamasına karşın, sayın Ali Arabacının da söyeldiği gibi İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bir babalık davası açılmış. Bu babalık davası İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemisinin esas 977/240, 978/23 kararı gereğince ve bu karar irdelendiğinde Mehmet Nazım Ran ile Nazım Hikmet Ran'ın aynı kişiler olduğu, 1963 yılında yurtdışındayken öldüğü mahkeme kararıyla karar altına alınmıştır. Bu da yeteli değil. Kızkardeşi Samiye Yıldırım Nazım Hikmet Ran hakkında Bakanlar Kurulunca verilen 25.07.1951 gün ve 13400 sayılı kararın iptali için açmış. İptal davasına ilişkin Ankara 2. İdare mahkemesi kararı ve bu karara karşı açılan Danıştay 10. Dairesi kararında da kardeşinin Nazım Hikmet Ran olduğunu ve nüfus kayıtlarındaki Mehmet Nazım Ran ile aynı kişi olduğu beyanlarıyla doğrulanmaktadır. 1951 yılında alınan Bakanlar Kurulu kararı kendiliğinden nüfusa gelmemiş. İki tane mahkeme kararı da nüfus memurluğuna gelmiş. Bizim genelgelerimiz doğrultusunda da İstanbul Kadıköy ilçesinde Şubat 2002 yılı sonuna kadar yapılan çalışmalarda Bakanlar Kurulu'nun 25.07.1951 tarih ve 3/13401 sayılı Türk vatandaşlığından iskat edilen Mehmet Nazım Ran'ın, Nazım Hikmet'in iskat kararının aile kütüğünün kayıtlı bulunduğu İstanbul ile Kadıköy ilçesi Feneryolu mahallesi cilt 9, kütük sıra numara 657, bireysel nurama 3'e tescil edilmediği nüfus memurunun MERNİS projesi çerçevesinde yapmış olduğu anlaşıldığı için hakkında MERNİS projesinin asğllıklı bir şekilde uygulanabilmesi için VGB 90 numaralı form düzenlenmiştir" dedi.
Yücelen, konuşmasının son bölümünde MERNİS projesi hakkında bilgi verdi ve "Türk vatandaşlığından iskat edilen Nazım Hikmet'in iskat kararının tescil edilmediği nüfus memurunun MERNİS çerçevesinde yapıldığı anlaşıldığı için, hakkında MERNİS projesinin sağlıklı olarak uygulanması için form düzenlenmiştir" dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:57