
BAHÇELİ: AKP PEMBE TABLOLAR ÇİZMEYE ÇALIŞIYOR
ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Karşımızdaki gerçek Türkiye tablosu ile AKP'nin çizmeye çalıştığı pembe tablolar arasında fark, gece ve gündüz farkı kadar büyüktür'' dedi.
TBMM Genel Kurulunda, 2008 yılı bütçesi hakkında partisinin görüşlerini dile getiren Bahçeli, ''İçeride, siyasi, ekonomik güven ve istikrar ortamı, dışarıda da güçlü ve itibarlı bir Türkiye'nin'', AK Parti hükümetleri tarafından klişe bir slogan olarak kullanıldığını ifade ederek, ''Ancak Türkiye'nin gerçekleri ve yaşanan gelişmeler, bu sloganların içinin doldurulamadığını, izlenen politikaların fiili sonuçlarının, bunların boş bir iddia olduğunu ortaya koymuştur. Karşımızdaki gerçek Türkiye tablosu ile AKP'nin çizmeye çalıştığı pembe tablolar arasında fark, gece ve gündüz farkı kadar büyüktür'' diye konuştu.
Uygulanan sıcak paraya dayalı ekonomik politikaları desteklemek için elde tutulan rezervlerin, maliyeti giderek arttığını, bu maliyetin milyar dolarları geçtiğini anlatan Bahçeli, ''Hükümet dış borçlanma maliyetlerinin yüzde 7'ler civarında seyrettiği bir dönemde, elde bulunan rezervlerin yüzde kaç getiri ile plase edildiğini ve aradaki farktan dolayı ne kadar kaynağımızın başta ABD olmak üzere Batılı ülkelere transfer edildiğini açıklamalıdır'' dedi.
Uygulanan ekonomik politikaların bugüne kadar çökmemiş olmasının, ''Güney Amerika'daki Peso problemi'' vakasına işaret ettiğini dile getiren Bahçeli, önümüzdeki süreçte Türkiye'nin düşük kur, yüksek faiz politikalarından vazgeçmediği ve ihracata ve ülkenin döviz cinsinden gelirlerini artırıcı politikalara yönelmediği sürece, işsizlik ve yoksulluğun azalmayacağını, dış açıkların kapanmayacağını bildirdi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, ''Büyük dış açıkların borçla ve sıcak parayla finansmanı, uyuşturucu ile tedavi gibidir ve bu süreçte hastalık tedavi edilmemekte aksine ilerlemektedir'' diye konuştu.
Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, dağdaki militanları ''siyasi af'' vaadiyle özendirerek şehirlere ve siyasete davet anlamına gelen beyanlarda bulunduğunu ileri sürerek, şöyle devam etti:
''Silahların bırakılması için siyasi tedbirler arayışına girdiğini gösteren işaretler, Meclis çatısı altındaki etnik bölücülerin siyasi ve hukuki koruma altına alınması, herkes kabul etmelidir ki haklı endişeleri davet eden vahim gelişmeler olmuştur.
Etnik bölücülüğün meşru bir faaliyet alanı haline getirilmesi için siyasi süreçler başlatılması işaretlerinin arttığı bir ortamda, Hükümetin terörle mücadelede hedef küçültmesi, Türk milletinde derin bir hayal kırıklığı ve infial yaratmıştır.
AKP hükümetinin, terör örgütü PKK'yı Kuzey Irak'tan söküp atmak ve tasfiye etmek hedefinden vazgeçerek, fiili saldırıların durdurulması amacıyla sınırlı bazı tedbirlerle yetineceği artık anlaşılmıştır.
TBMM'nin sınırötesi operasyon yetkisini vermesinden 6 hafta geçtikten sonra askeri makamlarımıza siyasi direktif verilmesi ve kış şartlarının gelmesi, sınırlı bir bölgede nokta operasyonlarla yetinileceğini ve PKK'yı gerçek anlamda tasfiye edecek çapta bir askeri müdahalenin gündemde bulunmadığını ortaya koymuştur.''