ANKARA - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, TBMM'ye öğrenci affı konusunda teklif gelmesi halinde konsensusla affın çıkartılabileceği görüşünü savunarak, DYP tarafından TBMM'ye verilen af teklifiyle ilgili olarak, ''Benim muhalefetten kastım anamuhalefet partisidir'' dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu ile MEB Başöğretmen Salonu'nda Mesleki Bilgi, Rehberlik ve Danışmanlık Hizmetleri İşbirliği Protokolü imza törenine katıldı. Milli Eğitim ve Çalışma Bakanlığı arasında imzalanan projenin hayata geçmesiyle sanayi ve iş sektörüne nitelikli ve vasıflı eleman yetiştirilecek ve bu ara elemanların ayrıca iş ve meslek tercihi konusunda yönlendirilmeleri sağlanacak. Yönlendirmeler ise rehberlik ve danışma merkezleri kanalıyla yapılacak.
Törende konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, işgücünün nitelikli hale gelmesinden mutlu olduğunu ifade ederek, ''Türkiye genç bir işgücüne sahip. Türkiye'nin en büyük zenginliği bu. Ancak bu işgücünün tam manasıyla hedefe ulaştırılması için eğitilmesi lazım. İşte mesleki danışma ve rehberlik birimleri de iş gücünü eğitmek için en önemli adımdır'' dedi.
Başesgioğlu, AB'ye girmeye çalışan Türkiye'nin AB ülkesi olmasıyla birlikte serbest dolaşımın elde edilmesi sırasında işgücünün nitelikli ve eğitimli olmasının önemine değindi. Başesgioğlu ayrıca İŞKUR bünyesinde oluşturulan 41 ildeki danışma merkezlerini 81 ile çıkartmak istediklerini ve çalışmaların sürdüğünü açıkladı.
SOSYAL GÜVENLİK REFORMU
Başesgioğlu, törende yapılan konuşmaların ardından gazetecilerin Sosyal Güvenlik Reformu'na ilişkin sorularını yanıtladı. Başesgioğlu, gazetecilerin, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrine ilişkin tereddütlerin giderilip giderilmediği yönündeki sorusuna, ''Bakanlar Kurulunda imza işlemi tamamlandı. Biz kurula hem rapor halinde hem de sözlü olarak gerekli bilgileri ve görüşlerimizi sunduk'' şeklinde cevap verdi. Sosyal Güvenlik reformu üzerinde bir yıldır çalışmaların sürdüğünü hatırlatan Başesgioğlu, Genel Sağlık Sigortası'nın (GSS) bu işin tek bir ayağı olduğunu söyledi. Başesgioğlu, GSS ile Sağlıkta Dönüşüm Projesi'nin birlikte hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, ortaya çıkacak maliyetin karşılanabilir bir maliyet olduğunu söyledi, ancak ortaya çıkacak maliyete ilişkin bir rakam vermekten kaçındı. Başesgioğlu, Genel Sağlık Sigortası konusunda hiç kimsenin sistemin dışında kalmayacağının altını çizdi ve ''SSK, Bağkur ve Emekli Sandığına bağlı olanların pirimleri ödenmeye devam edecek. Yeşil kartlıların ve diğer sağlık güvenceleri olmayanların sigorta pirimleri devlet tarafından ödenecek. Bu pirim oranı da yüzde 12.5'' dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gazetecilerin sorusu üzerine öğrenci affının 'popülist' bir yönünün de bulunuduğuna işaret ederek, bu konunun istismara yol açabilecek bir konu olduğunun altını çizdi. Çelik bu konuda sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ben daha önce 'TBMM'de konsensus sağlanırsa affın detaylarını görüşürüz' demiştim. Geçmiş hükümetler döneminde bu konu defalarca kez gündeme getirilmiştir. Affın sık sık gündeme getirilmesi ve çıkartılması eğitim sistemini dejenere eder. Bu konuda ortak bir iradenin oluşması lazım''.
''BİZİM DERDİMİZ DİPLOMALI İNSAN YETİŞTİRMEK DEĞİL''
Çelik, imzalanan protokolün içeriğiyle bağlantılı olarak, eğitimli insan yetiştirmek kadar yetiştirilen bu insanların nitelikli ve vasıflı olması gerektiğini söyledi ve ''Bizim derdimiz diplomalı insan yetiştirmek değil'' dedi. Ortaöğretim projesi çerçevesinde Mesleki Danışmanlık projesinin işdünyasının ihtiyaç duyduğu vasıflı insanların yetiştirilmesi ve bunların mesleki alanlara yönlendirilmelerinin sağlanması olduğunu anlatan Çelik, bu anlamda her iki bakanlığın yanısıra sivil toplum ve özel sektörün önemli olduğunu kaydetti. Çelik, bu kuruluşları eğitim açısından 'Mütemmim cüzler olarak görüyoruz' tanımlamasında da bulundu. Çelik, nitelikli ve vasıflı ara eleman yetiştirilmesinin önemine Osmanlı İmparatorluğu'nu çoküşe götüren bir olayla örnek verdi. Çöküş deneminde herkesin 'kalem efendisi' (Devlet Memuru) olmak istedeğini anlatan Çelik, ara eleman yetiştirilmemesinin imparatorluğu çöküşe götüren etkenlerden biri olduğunu anlattı. Çelik, ''Bizim derdimiz diplomalı insan yetiştirmek değil. Bizim bütün meslek dallarına ihtiyacımız var. Herkes üniversite mezunu ve devlet memuru olmaya özenmemelidir'' dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:09
