BAKAN GÜL: ''BİZ YETKİMİZİ PAYLAŞMAK İSTİYORUZ, SOL PARTİLER KAPRİSLİ''
DURAN FİDAN
ADANA- Bakan Abdullah Gül, Hiltonsa'da AK Parti Adana milletvekillerinin de hazır bulunduğu toplantıya gelişi sırasında AK Parti İl Başkanı Abdullah Doğru ile belediye başkan adayları karşıladı. Bu sırada, korumalar ile basın mensupları arasında içeriye alınıp alınmama konusunda kısa süreli bir tartışma yaşandı.
Gül, kahvaltı sonrası kürsüye gelerek yaptığı konuşmada Hükümetin 15 aylık süreçte yaptıklarını ve yapacaklarını anlatırken, son günlerde gündemi işgal etmeye başlayan anketlerde AK Parti'nin yüzde 50'nin üzerinde oy alacağının gösterilmesinin kendilerini yoldan çıkarıp, rehavete sürüklemeyeceğini söyledi. Gül, ''Anketlerde bir sürü rakamlar ortaya çıktı. AK Parti yüzde 50'nin üstünde oy alacak. Bunlar bizi yolumuzdan çevirmeyecek. Bu seçimdir. Bizlere karşı büyük bir teveccüh olduğu açıktır. Bu bizim sorumluluğumuzu daha da artırmaktadır. Bu tür başarılar bizi rehavete kaptırmayacaktır. Bizim peşinde koştuğumuz başarı geçici değil. Türkiye kalkınsın, üretilsin. Sorunları gözle görülür şekilde çözmek, milli geliri birkaç misli artırmak. Türkiye'ye büyük zıplamalar sağlamak. Bunlar yapılırsa sorun kalmaz. Seçimlerde alınacak büyük zafer şüphesiz büyük moral, güç ve inanç verecektir'' dedi.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AK Parti hükümetinin göreve geldikten sonra Türkiye'de köklü değişikler yaptığını ve gelecekten ümitli olduklarını belirterek, ''Bugün Türkiye yeni bir ortam içerisinde. Yeni ortam siyasi olarak baktığımızda önümüzde belediye başkanlığı seçimleri var. Bu vesileyle başta Sayın Başbakanımız olmak üzere hepimiz Türkiye'yi dolaşıyoruz. Havayı bir kez daha teneffüs ediyoruz. Herkesle beraber olma fırsatımız oluyor'' şeklinde konuştu.
İçinde bulundukları durumu değerlendirdiklerinde, Türkiye'de bugün siyasi istikrar sağlanıp, ne yapacağını bilen kararlı bir hükümet oluştuğunu ve 15 ay sonunda beklenenin ötesinde iyi bir performans sergilendiğine işaret eden Bakan Gül, ''Bir şeyi değerlendirmek için eski ile yeniyi mukayese yapmak gerekiyor. Bir sarraf dükkanının ne kadar kar edip etmediğini kendi söylemiyle değil çarşıdaki arkadaşlarının kazancıyla mukayese edince ortaya çıkar. Türkiye'mizin dününü mukayese edince 15 ay öncesi ile bugün aradaki büyük farklar ortaya çıkar. 15 ay önce kaybedilmiş umut, karamsarlık vardı. Gelecekten söz etmek mümkün değildi. Bunu çok açık ölçüyoruz. Bugün ticaret, sanayi odaları, Merkez Bankası'nda anketler yapıldı. Gelecekten ne bekliyorsunuz sorusunda daha kötü olacağını kimse söyleyemiyor. Aynı anketlerde bugün Türkiye'de AK Parti'ye oy versin vermesin insanlar geleceğin daha iyi olacağını söylüyor. En büyük kazanç bu oldu. Özgüven geldi, inanç geldi'' dedi.
''TÜRKİYE FARKLI BİR TAKE-OFF DENİYOR''
Uçaklar take-off yapıp belli bir irtifa seviyesine ulaşıp uçuşa geçtiğine işaret eden Bakan Abdullah Gül, Türkiye'nin geçmiş hükümetler döneminde de birçok kez take-off sınırında kaldığını, bunun neticesinde krizler, sıkıntılar yaşanarak karamsarlık koridoruna girildiğini belirtti. Bakan Gül, ''Türkiye, şimdi bu sefer farklı bir take-off deniyor. Türkiye bu sefer kalkışı yapıyor, bu uçak yükseklere çıkacak ve Türk halkına milletimize büyük mutluluk ve başarılar getirecek. Bunun sebepleri rasyonel. Çünkü, bu sefer pansuman tedbirleri almıyoruz. Köklü değişikler yapılıyor. Bu köklü değişikler yapılırken kısa vadeli çıkarlar, popülist anlayışla hareket etmiyoruz. Doğru olan neyse, uzun vadede Türkiye'ye ne kazandırıyorsa onu yapıyoruz'' şeklinde konuştu.
AK Parti'nin seçimlerden önce, daha parti kurulmadan 1,5 yıl önce çok ciddi çalışmalar yaptığını, iktidara gelir gelmez de ne yapacaklarını, hangi adımları atacaklarını bilerek hareket ettiğini anlatan Bakan Gül, ''Vaatler yok, icraat vardı. İktidar olunca gerekenleri yapmaya başladık. İktidar hararetini, ateşini o seçimden önce hissetmeye başlamıştık. Ona göre hazırlık yaptık. İşte bunun neticelerinde ekonomide, demokratik yapıda, idarede köklü değişikler yapıyoruz. Bunlar küreselleşen dünya ile rekabet edecek bir ülke ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bu açıdan gelecekten ümitliyiz. Bu açıdan bu take-off'un büyük irtifa alacağını ve yükseklerden uçacağına inanıyorum'' dedi.
''ORTALIK GÜLLÜK GÜLİSTANLIK DEĞİL''
Mukayese edildiğinde Türkiye'nin önce makro ekonomik dengelerini kontrol altına almaya çalıştıklarını, iflas etmiş bir şirkete devraldıklarını da ifade eden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ''İflas etmiş bir şirket devraldığınızda onu önce borcundan harcından ayıklarsınız, sonra piyasada güveni sağlarsınız, sonra halka arz vermeye başlar, ayağa kalkınca da yeni yatırımlara girersiniz. Bugün çok iyi şeyler yapıldı Tmiye başkanlığı seçimlürkiye'de. Ama ortalık güllük gülistanlık da değildir. Ama istikrarlı trend çok iyi'' diye konuştu.
İktidara gelirken 3 hedef belirlediklerini, bunun ilkinin enflasyonu, ikincisinin faizleri düşürmek, üçüncüsünün de ekonomik büyümeyi sağlamak olduğunu anlatan Bakan Abdullah Gül, enflasyonu düşürmekle, ekonomik büyümeyi sağlamanın literatürde olmadığına dikkat çekerek, ''Bu mümkün değildi. Çünkü, devamlı harcamaları kısmakla bu iş olmaz. Ama Türkiye'de ikisini birlikte yaşıyoruz. Türkiye sürekli büyüyen ülke olacak. Bir sene büyüyen, bir sene küçülen olmayacak. Bu yapısal değişiklerle faizlerde hedefimizin çok daha altına ineceğiz. Tek rakamlı noktalara geldik. Gelecek yıl Türk Lirasından 6 sıfır atacağız. Hayal bile edilemezdi. Herkes bunu konuştu, ama sağlıklı ekonomi oluşmadan bu sıfırlar atılmaz denildi. Bunun kanununu çıkardık, seneye atılacak. Faizler inanılmaz indi. Türkiye'nin kağıtları yurt dışında satılırken, ABD hazine kağıtlarından 2 puan yükseğe satılıyor. 15 ay öncesinde arada 15 puan fark vardı. Bütün sıkıntılara kura rağmen ihracatta yüzde 30 artışla Türkiye dış ticaret hacmi 115 milyar dolarlara ulaştı. Türkiye ancak bu şekilde gelişir. Yoksa kendi içinde huzursuz, karmakarışık olan ülkenin ne içerde ne dışarıda gücü olmaz'' dedi.
''HERKES HESAP VERİR HALE GELDİ''
Devraldıkları hükümeti kokuşmuş bir eve benzeten Gül, ''Şimdi evimizin içini temizliyoruz. Kanun, devlet, hukuk düzeni, sorunsuz değildi. Yolsuzluk, hırsızlık, emrivakilerin ülkeyi nereye götürdüğünü gördük, kimseye ayrıcalık yapılamayacağını da gösterdik. Çok sanayici bilirim, ürettiği elektriği bir başka fabrikasına götüremiyordu. Kanun hakimiyeti yerine işbirliği yapıyorlardı. Şimdi Türkiye şeffaflaşıyor. Herkes hesap verir hale geliyor. Sadece işadamı, vatandaşlar değil, Türkiye'yi idare edenler, yönetenler de kamu kaynaklarını kullananlar da şeffaf hale geliyor. Demokratikleşme yolunda çıkardığımız kanunlar da bunlarla ilgili. Sivil ve askeri tüm harcamalar TBMM denetimi altına alındı. Daha önce de bütçemiz vardı, ama denetimlerden yoksundu'' diye konuştu.
Türkiye'nin itibarının artığını, yabancı bakan ve başbakanların geldiğini, 15 aylık başarılı performansın herkesçe onaylandığını da ifade eden Gül, Kamu Yönetimi ve Belediyeler Yasası'nın mutlaka çıkarılacağını söyledi. Hükümetin yetkilerinin valiliklere, belediyelere ve kaymakamlıklara devredileceğini de ifade eden Gül, ''Sırf bürokrasi yüzünden TBMM'ye bir günde 14 bin kişi gelerek milletvekillerinden iş takibi istiyor. Bu millet neden Ankara sultası altına alınmıştır. Biz yetkilerimizi paylaşmak istiyoruz. Ama sol partiler programlarında olmasına rağmen tenkit ediyor, ideolojik yaklaşıyor, kapris yapıyorlar. Güçleri azalacak diye korkuyorlar. Ama biz kararlıyız, belediyeler yasasını çıkaracağız. Önümüzdeki yıllar altın yıllar olacak'' dedi.
Bakan Gül, daha sonra beraberindekilerle Çakmak Caddesi'ne giderek esnaflarla sohbet etti, tatlı yedi. Daha sonra da Gazipaşa'da bir seçim bürosunun açılışını yaparak mitinge katılmak üzere Ceyhan'a hareket etti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:51