Gündem
  • 26.8.2004 14:06

BAŞBAKAN ERDOĞAN: ATANMIŞLA DALAŞMANIN ANLAMI YOK

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkeyi istismar eden anlayışların, ''defterden tek tek silindiğini'' ifade ederek, ''artık bu ülkenin zenginlikleri, hırsızın, arzısın, yolsuzun, hortumcunun değil, yıllar boyunca ülkesi için fedakarca çalışıp didinen bu sessiz çoğunluk için harcanacaktır'' dedi. Başbakan Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin, 933. yıldönümü törenlerine katıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, 933 yıl önce 26 Ağustos 1071'de Anadolu kapılarını Türk ve İslam ordularına açan Malazgirt Zaferi'nin tarih sayfalarına yazılan en kutlu destanlardan birisi olduğunu söyledi. Sultan Alparslan ve ordusunun, Malazgirt Ovası'nda verdikleri cansiperane mücadele ile bereketli Anadolu topraklarını Türk Milleti'ne yurt kıldıklarını belirten Erdoğan, ''Bu büyük zaferin üstünden geçen 933 yılın ardından bugün bizler yurdumuzun dirlik ve birlik içinde dimdik ayakta kalması için mücadele veriyoruz'' diye konuştu. ''Allah'a şükürler olsun ki, ülkemiz üzerindeki kara bulutlar büyük ölçüde dağılmış güneş ülkemizin her köşesini sıcaklığı ile ısıtmaya başlamıştır'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bu ülkenin her köşesini imar ve ihya edecek millet iradesi ortaya çıkmış, bu ülkeyi istismar eden anlayışlar defterden tek tek silinmiştir. Anadolu topraklarını bir baştan, diğer başa saran bu irade, Türkiye'nin geleceğini hazırlayacak olan temel güç olacaktır. Ben bu aydınlık geleceğe inanıyorum. Biliyorum ki, sizler de inanıyorsunuz... Bu ülkede ihmal edilen, köyler, yarasına merhem olunmayan hastalar, acısına ortak olunmayan analar kalmayana dek, hep birlikte elbirliği ile çalışmaya mecburuz ve çalışacağız. Artık bu ülkenin zenginlikleri, hırsızın, arzısın yolsuzun hortumcunun değil, yıllar boyunca ülkesi için fedakarca çalışıp didinen bu sessiz çoğunluk için harcanacaktır. Devlet, kendi kamburu ile boğuşmaktan kurtulacak, Türkiye'nin her yerine ihtiyaç duyulan hizmet en kısa zamanda ulaşacaktır. Yağma düzeni artık sona erecektir. Bundan böyle millet iradesi ne diyorsa o olacaktır. Artık filanca şu bankadan şu kadar götürdü, filanca şu bankadan şu kadar aldı, ödemedi...Böyle bir şey duyuyor musunuz? Artık duyulan nedir? Daha önce hortumlananların, her geçen gün yavaş yavaş geriye iade edildiğidir, mallarına el konulduğudur, bunlarla ilgili yasal hazırlıklardır ve süratle bunların takibidir.'' ''ALIP İADE EDECEĞİZ'' Garip gurabanın, fakir fukaranın, tüyü bitmemiş yetimin hakkını bunlardan alabildikleri kadar alacak ve tekrar sahiplerine iade edeceklerini söyleyen Başbakan Erdoğan, 13 Eylül'de öğrencilerin kitaplarını sıralarında ücretsiz olarak bulacaklarını belirtti. Geçen yıl, fakir fukaraya kış mevsiminde üşümesinler diye 700 bin ton kömür verildiğini anlatan Başbakan Erdoğan, ''bu yıl inşallah hedef yine aynı şekilde 1 milyon 200 bin ton kömürü fakir fukaraya fakir gurebaya ulaştıracağız'' dedi. Bu ülkenin vatandaşlarının eziyet çekmesini, mağdur edilmesini, haklarından vazgeçirilmesini istemediklerinin belirten Erdoğan, şöyle devam etti: ''Hepimizin belini büken ekonomik şartlar hamdolsun yavaş yavaş düzelmeye başladı. Bakınız, enflasyon neredeydi? Yüzde 30'larda olan enflasyon, yüzde 12'nin altında... Dünyada petrol fiyatları 50 dolarlara vurduğu halde, biz de enflasyon görüldüğü gibi yüzde 12... Bu ne demek? Cebinizdeki paranın alım gücünün artması demek. Faiz yüzde 69'larda idi. Ama şimdi nerede, yüzde 25'lerde. Aradaki farka, dikkat edin, yüzde 44. Bu yüzde 44 faizi kim ödüyordu? Benim köylüm, vatandaşım, işçim memurum ödüyordu. Şimdi bu faizi ödemiyor, o faiz cebinde kalıyor. Niye? Türkiye, paçasından tutan bütün ağırlıklarını atarak, geleceğe doğru harekete geçmiş bulunuyor. İnşallah bu gelecek yıl içinde, adımlarımızı el birliği ile ülke olarak atmaya devam edeceğiz. Bu ülkenin bir köşesini zengin eden, diğerini yoksul bırakan haksızlıklar da artık sona erecek.'' Belediye Başkanı Tahir Kahramaner'in yaptığı konuşmada, ''elektrik daha ucuz ya da bedava verilsin'' sözlerine de yanıt veren Başbakan Erdoğan, enerjinin bir maliyeti olduğunu ifade ederek, ''çiftçi kardeşlerimi böyle bedavacılığa alıştırırsak, elektriği çok ucuza vermeye başlarsak, bunda adaletsizlik olduğunu herhalde hepinizin itiraf etmesi gerekir'' dedi. ''Enerjiyi biz bedavaya almıyoruz. Enerjiyi parayla alıyoruz. Bunun üzerinde 72 milyonun hakkı var. 72 milyonun hakkını belli bir kuruma tahsis edemeyiz'' diye konuşan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Bir taraftan hortumcuya isyan edeceksin, bir taraftan da diyeceksin ki, bedava verin veya çok daha ucuza verin. Biz çiftçimize mazot desteğiyle verilmesi gereken en büyük desteği zaten verdik. Milletimizi adaletle kalkındırmanın yollarını arayacağız'' dedi. Erdoğan, ''Türkiye, eksikliklerini bir an önce tamamlamak, sıkıntılarını gidermek, bünyesini güçlendirmek zorundadır. Geleceğin dünyasında ayakta kalmanın başka bir yolu yok'' dedi. Başbakan Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin 933. yıldönümü törenlerinde yaptığı konuşmada, Muş'taki sulama sorununu Sultan Alparslan Barajı ile çözeceklerini söyledi. Muş'taki işsiz vatandaşlara iş bulunması amacıyla Muşlu işadamlarını bugün Muş'ta topladıklarını dile getiren Erdoğan, ''Kriz ortamı artık geride kaldı. Bizim derdimiz sizin gülmeyen yüzlerinizi güldürmektir'' diye konuştu. Muş'ta bir doğum hastanesi açtıklarını, ancak Malazgirt'teki meslek yüksekokulunun neden kapatıldığının sorulduğunu ifade eden Erdoğan, ''Yüksekokul neden kapatılmış diye konuşuluyor. Yüksekokuldaki azalan öğrenci sayısına ve gelmeyen öğretim elemanına bakılmadan...'' şeklinde konuştu. Terör nedeniyle yıllarca bölgeye uzman doktor ve öğretmen gelmediğine işaret eden Başbakan Erdoğan, doktorlar ve öğretmenlerin bölgeye gelmelerini sağlayacaklarını kaydetti. ''ATANMIŞLA DALAŞMANIN ANLAMI YOK'' Başbakan Erdoğan, kendisinden önce konuşan Malazgirt Belediye Başkanı N. Tahir Kahramaner'in ilçede ''atanmış'' bürokratların ''seçilmiş'' olan kendilerine büyük zorluklar çıkardıkları sözlerine karşılık da, ''Atanmışla dalaşmanın anlamı yok. Ben de huzurunuzda seçilmiş bir kişi olarak konuşuyorum. Ben de bu sıkıntıları yaşadım. Ancak mevcut durumla elele vererek birlikte çalışmalıyız'' dedi. Erdoğan, Türkiye'nin artık kaybedecek bir dakikasının bile olmadığını dile getirerek, şöyle konuştu: ''Türkiye, eksikliklerini bir an önce tamamlamak, sıkıntılarını gidermek, bünyesini güçlendirmek zorundadır. Geleceğin dünyasında ayakta kalmanın başka bir yolu yok. Tarımsal üretimi kalkındırarak kendine yeten ve dışarıya tarımsal ürünlerini pazarlayan bir ülke olmak, sanayimizi bütün sektörlere genişleterek çeşitlendirmek ve geliştirmek mecburiyetindeyiz. Bunun için de devlet-millet elele vermek, çalışmak, yine çalışmak zorundayız. Türkiye'yi şanlı geçmişine yakışır bir güç ve ihtişama kavuşturmanın tek yolu da budur. Türkiye, bu medeniyet yarışını ya kazanacak ya kazanacaktır.'' ''TÜRK EKONOMİSİNDE AĞIR VE FIRTINALI YOLCULUĞUN SONU...'' Başbakan Erdoğan, Türk ekonomisinde ağır ve fırtınalı yolculuğun sonunun gelmekte olduğunu, karanın artık göründüğünü ve geminin yakın zamanda esenlik içinde limana ulaşacağını vurguladı. Erdoğan, ''Türkiye, bu dar ve köhne kaba sığmayacak. Gür bir ırmak olarak günden güne coşarak yatağını dolduracaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın'' diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin Türkler'in Anadolu'ya açılış kapısı olduğunu belirterek, bu açılışın ruhunun iyi kavranması gerektiğini söyledi. Erdoğan, ''Asla ülkemizde birliğimize, beraberliğimize gölge düşürecek eylemler içerisinde olmamalıyız'' dedi. ''KİMSE İNANCINDAN DOLAYI HORLANMAMALI'' Başbakan Erdoğan, üç tane kırmızı çizgilerinin bulunduğunu belirterek, bunlardan birinin de ''asla bölgesel milliyetçilik yapmamak'' olduğunu söyledi. Devlet olarak batısıyla, doğusuyla yedi bölgeye de aynı mesafede olduklarını vurgulayan Erdoğan, ikinci çizgilerinin de ''asla ırka dayalı milliyetçiliğe müsaade etmemek'' olduğunu kaydetti. Türkiye'deki herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak övünç duyduğu sürece mutlu yaşanacağını dile getiren Başbakan Erdoğan, ''Eğer bu anlayışın dışında bir tercihi seçersek bu çok yanlış olur ve bizi zafiyete uğratır'' dedi. Asla dinsel milliyetçiliğe de müsaade etmeyeceklerini kaydeden Erdoğan, ''Kimse inancından dolayı horlanmamalı, bu konuda oynanan oyunlara gelmeyelim ve o oyunları biz bozalım'' diye konuştu. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:49

İLGİLİ HABERLER