
BÜTÇE KOMİSYONU'NDA, KANALTÜRK VE SAİDİ NURSİ TARTIŞMASI
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının 6 maddesi kabul edildi.
Tasarının maddelerinin görüşmelerinde AK Partili milletvekilleri tarafından verilen önergelerle değişiklik yapıldı.
Türkiye’nin diğer ülkelerle yürüttüğü işbirliği programlarında, DPT tarafından uygun bulunan program ve projelerin desteklenmesi için hukuki dayanak oluşturuldu.
Dünya Bankası ile IMF’nin 6-7 Ekim 2009 tarihinde yapılacak toplantısına yetiştirilmek üzere İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Vadisine inşa edilecek çok amaçlı kongre merkezinin yapımı için Hazine tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına kaynak aktarımına imkan sağlandı.
Ilısu ve Yusufeli Barajı ile HES yeniden yerleşim projesi kapsamında yaptırılacak konutların finansmanı için DSİ tarafından TOKİ’ye ödenek aktarılacak.
DSİ’nin HES projelerinde çalışan kadrolu personelden fazla mesai karşılığında kendilerine izin verilme imkanı bulunmayanlara fazla çalışma ücreti ödenecek. Bu personele yılda 90 saati aşmamak üzere ödeme yapılacak. Saat başına verilecek fazla çalışma ücreti ise 90 Ykr olacak.
KANALTÜRK İNCELEMESİ
CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, "Kanaltürk televizyonunun hesaplarının didik didik incelettiniz mi? Bu konuda sizin bilginiz var mı" diye sordu.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Gelir Bütçesinin içinde çeşitli kalemler olduğunu, Maliye Bakanlığına, vergi mükellefleriyle ilgili hesapları inceleme yetkisi verildiğini anlattı. Unakıtan, "Vergi mükellefi olacaksın, ’Ben niye inceleniyorum’ diye soracaksın. Böyle bir şey olmaz. Bakanlıkta 5 yılımı doldurdum. ’Bu incelensin, o incelenmesin" gibi bir şey yaparsanız, alt üst olur her şey. Bunun kaidesi var" dedi.
Her kurumun kendine göre yıllık program yaptığını, bunu sadece Bakanın onayladığını kaydeden Bakan Unakıtan, şöyle konuştu:
"(Onu mu incelemiş, bunu mu incelemiş, şöyle mi incelemiş) demez.
İnceleme elemanına bırakın Bakanı, kendi kurul başkanı bile müdahale edemez. İnceleme elemanı, işlemin sonunda da kendi raporunu hazırlar, altına imzasını atar. Bu böyle gelmiştir, benden önce de böyle yapılmıştır, benden sonra da böyle yapılacak. Medya olduğu için biri çıkıyor başlıyor bağırmaya... Olmaz. Başkaları, başka medyalar da inceleniyor. Ondan ses yok, birinden çok fazla ses var. Yani, ’Bağıracak’ diye incelemeyecek miyiz? ister bağırsın, ister çağırsın vallahi ilgilendirmez. Neyse, inceleme yapılacak arkadaş...Ama nasıl yapılıyor emin olun detaylarını bilmiyorum. Bilgi alabilir miyim?
Alabilirim ama binlerce inceleme yapılıyor. Buna nasıl bakayım? Buraları da bireysel, şahsi şeylerle uğraştırmayalım."
"SAİDİ NURSİ" TARTIŞMASI
CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, vergi incelemesinin de kamu hizmeti olduğunu ve bunun objektif kriterlerle yapılması gereğine işaret ederek, "basına yansıdığı kadarıyla" Kanaltürk’e yönelik vergi incelemesinin abartılı şekilde, çok sayıda denetmen tarafından ve uzun süreyle yapıldığını öne sürdü.
Sadece Kanaltürk yöneticilerinin değil, yazar ve gazetecilerin kişisel hesaplarına bile girildiğini savunan Özyürek, "Eğer bütün medyayı bu şekilde inceliyorsanız, diyecek bir şey yok..." dedi.
İstanbul İlim ve Kültür Vakfınca düzenlenen "Saidi Nursi Sempozyumu"na THY’nin sponsor olduğunu belirten Özyürek, "Saidi Nursi kimdir, ona bakmak lazım. Atatürk’e ’deccal’ diyen biridir. Cumhuriyet kanunlarına uyan herkese de ’deccalin mikrobu’ diyor. Yani bizler de deccalın mikrobu oluyoruz" diye konuştu.
Nursi’nin, "Laik devlet düzeni şeriata aykırıdır. Türkiye kuruluşu itibarıyle dinden uzaklaştırılmış ve dine karşıdır. Atatürk idaresi dehşetli ahir zamandır. Meclis aynı zamanda hilafet görevi görmelidir.
Kemalistler seviyesiz, anarşist kimselerdir" dediğini ifade eden CHP’li Özyürek, Nursi’nin, Atatürk ve dönemine ağır eleştiriler getirdiğini söyledi.
Özyürek’in, sözlerin Nursi’in risalelerinden alındığını söylemesine AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Hasgür, "Kaynak var mı bunların hepsi yalan, yok öyle bir şey" diyerek tepki gösterdi. Özyürek’in kaynakların ismini söylemesi üzerine, Hasgür, "Getirtelim onları" dedi. CHP’li milletvekillerinin "Odanızda var mı?" demesi üzerine Hasgür, piyasada bulunduğunu söyledi.
Mustafa Özyürek, "Bu zihniyette anlayışı öne çıkaran sempozyuma devletin destek vermesi kabul edilemez. Demokrasi iyi bir şey...Ama demokrasi adına devleti,hepimizin benimsediği nizamı yıkmaya dönük çabalara sponsorluk yapılması kabul edilebilir bir davranış değildir" diye konuştu.
"...SEN RAHAT OL"
CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, isim vermeden, dün CHP’li bazı üyeler ile DTP’li Hasip Kaplan arasında yaşanan tartışmayla ilgili olarak bir açıklama yaptı. 22 Temmuz seçimlerinden sonra Parlamentoya 3 siyasi partinin girdiğini, ancak daha sonra 7 partinin temsil edilmeye başladığını hatırlatan Hamzaçebi, kendilerini seçen seçmen kitlesinin temsili açısından DTP’nin grup kurmasını demokrasi adına kazanç saydığını söyledi.
"Meclise halkın iradesi ne kadar çok yansırsa o kadar meşru olur" diyen Hamzaçebi, bugüne kadar komisyonda bazı tartışmalar yaşandığını, ancak bunların "demokrasi adına üzüntü duyabileceği" türden olmadığını kaydetti. Herkesin kendi görüşünü ifade etmesinin normal olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, buna karşı görüşler ortaya konmasının da o derece normal olduğunu anlattı. Hamzaçebi, yüzde 10 barajına işaret ederek, bunun çok yüksek olduğunu, uygun platformlarda bunun da tartışılması gereğini vurguladı.
Tasarıda bazı üniversitelere hibe edilen binek araç, minibüs, yüksek güvenlikli araçlar ve motosikletle ilgili madde üzerinde de konuşan CHP’li Hamzeçebi, Bakan Unakıtan’a, "Peki Harley Davidson hibe edilse ne yapacaksınız?" diye sordu. Unakıtan’ın, "Kimse Harley Davidson motosiklet hibe etmez. Sen rahat ol" demesi, gülüşmelere neden oldu.
KOMİSYONDA FIKRA
DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk’ün bütçede öngörülen gelirle ilgili olarak anlattığı fıkra da Komisyonda espri konusu oldu. Öztürk’ün "Adamın iki kızı varmış, ikisini de evlendirmiş. Karısı bir gün ’Bey gidip bir damatların durumuna bak’ demiş. Adam gitmiş. İlk damat çiftçiymiş, durumun anlatmış ve ’15 gün içinde yağmur yağarsa iyi olacak’ demiş. Diğer damat ise tuğlacıymış...O da durumunu anlatmış ve ’yağmur yağmazsa işim düzelecek’ demiş. Adam dönmüş, damatların durumunu soran karısına, ’Valla birinin durumu değişecek ama hangisinin bilmiyorum’ demiş. Sizin durumunuz da buna benziyor. Enflasyona göre gelir bekliyorsunuz" dedi.
Bakan Unakıtan ise "O zaman meteorolojiye sorsalarmış cevabı alırlarmış. Yani eski fıkralar bugüne pek uymuyor. Türkiye ve dünya değişti, hesaplar da değişti. Bizim hesaplarımız da sadece enflasyona bağlı değil. GSMH, sektörler, piyasalar var. Bugüne kadar tahminlerimizi tutturduk" diye konuştu.