KAYNAK : Haber Vitrini
Star yazarı Cevher Kantarcı, bugünkü yazısında büyük bir gazetenin yöneticisine isim vermeden "yavşak" dedi.
İşte, Kantarcı'nın yazısı:
Hakaret, küfür, iftira, ağız bozukluğu, falan filan..
Bugün, bazı durumlarda 'ağız bozma' konusu konusunu işlemeye çalışacağız.. Ağız ne zaman bozulur?Ağızdan çıkan her 'kötü görünüşlü ya da anlamlı' kelime, mutlaka ağzın bozulduğuna mı delalet eder, yoksa gerçeğin ta kendisi midir?
Falan filan..
İsterseniz önce, bazı kelimelerin ne anlama geldiğini, Türk Dil Kurumu'nun sözlüğünden öğrenelim..
Hakaret:
'Onur kırma, onura dokunma, küçültücü söz ve davranış..'
İftira:
'Kasıtlı ve asılsız suç yükleme, kara çalma..'
Yalan:
'Aldatmak amacıyla bilerek ve gerçeğe aykırı söylenen söz..'
Ağız bozukluğu:
'Sövme alışkanlığı, küfürbazlık..'
Küfür:
'Sövmek, sövmek için söylenen söz..'
Bazı kelimelerin karşılığını daha önceden biliyor olsak da, tekrar görmüş olduk mu?
Olduk..
Şimdi bu kelimeler ışığında, bir başka kelimeyi ele alalım..
Mesela 'yavşak' kelimesini..
Toplum içinde bu kelime hep argo şekliyle kabul görmüş ve hakaret olarak algılanmıştır..
Oysa 'yavşak'ın sözlük anlamı, 'Bit yavrusu'dur..
Argodaki karşılığı ise 'Geveze, yılışık' olarak görülmektedir..
Bu durumda, bir bit yavrusuna 'yavşak' diye hitap ederseniz, alınmaz ve sizi mahkemeye falan da vermez..
Çünkü insana 'insan' der gibi, yavşağa da 'yavşak' diyerek, ona cinsini belirtmiş bulunuyorsunuz..
Ama bir insana durduk yerde 'yavşak' derseniz, bu iş mahkemeye kadar uzar.. Çünkü devreye 'yavşak' kelimesinin ikinci anlamı olan'yılışık' kelimesini sokmuş olursunuz.. Peki kime 'yavşak' derseniz, bu hakaret olur, kime derseniz olmaz..
Dürüst, namuslu, eğilip bükülmeyen, yaptığı işin namus anlayışına uyan, ülkesini seven, satılmayan ve buradan sayamadığımız iyilikleri üzerinde bulunduran bir kişiye 'yavşak' derseniz, bu resmen hem ayıptır, hem küfürdür, hem hakarettir, büyük günahtır, hem de ağız bozmaktır..
Ama adam; topluma yönelik bir iş yapıyor da, bu konumunu kullanıp toplumu kandırıyorsa, örneğin yaptığı iş gazetecilik ise ve gazeteciliğin hem siyaset, hem de toplum üzerindeki ağırlığından faydalanıp, kendine ya da yakınlarına menfaat sağlıyorsa, üstüne üstlük bir de bunu iftiharla anlatıyorsa, bu adama 'yılışık' yani 'yavşak' denebilir..
Ve bu 'yavşak' benzetmesi, ne hakaret olur, ne de küfür..
Hatta bu 'yavşak' kelimesini kullanan kişi, ağzını bozmuş olmaz..
Çünküüüü, var olanı ve mevcut durumu, tek kelime ile ifade etmiş olur!
Peki yasalar bunu suç sayar mı?
Elbette sayar..
Yasalar, her türlü hakareti suç sayar..
Yasalar suç saydığı için de, yasa uygulayıcıları, yasanın suç saydığını suç kabul edip, gerekli cezayı vermek zorundadır..
Çünkü yasa uygulayıcı, yasayı uygulamak zorundadır..
Vicdanı 'başka türlü' söylese bile..
Örneğin pek bilinen bir fıkradaki gibi..
Vakti zamanında adamın biri meyhanede içerken, iyice kafayı bulmuş ve hükümete küfretmiş..
Küfredince de, apar topar karakola götürülmüş..
Komiser gürlemiş:
'Sen utanamıyor musun, hükümete küfretmeye!'
Adam başına bela aldığının farkına vararak durumu idare etmeye kalkmış: 'Valla komiser bey, ben bizim hükümete küfretmedim..'
Komiser gülmeye başlamış:
'Hadi lan oradan, kimi kandırıyorsun sen! Ben hangi hükümete küfredilmesi gerektiğini bilmiyor muyum!'
Şimdi size soruyorum..
Eğer birine 'yavşak' derseniz, bu hangi durum ve kişiye göre 'küfür' olarak kabul edilir?
Hadi hepinize iyi pazarlar..
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:33
