Gündem
  • 21.3.2003 16:54

DIŞİŞLERİ ESKİ BAKANI YAKIŞ'TAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

ALİ ULURASBA ANKARA- Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış, hava sahasını açmakla Irak'ın Türkiye'ye müdahale etme hakkı verildiğini söyledi. Yakış, Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, iki günlük gazetede hakkında 'tarihi itiraf' şeklinde çıkan haberlerin asılsız olduğunu söyledi. Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Yakış, bir gazetecinin, BM'nin 3314 sayılı BM kararını hatırlatması üzerine, ''Yani Türkiye hava sahasını açmakla Irak'a savaş ilan eder duruma düşüyor diyorsunuz değil mi? Doğrudur. Hava sahasını açmamız tabii kara birliklerinin Türk topraklarından Irak topraklarına geçse idi nasıl Irak'a savaş ilan etmiş duruma düşecek idiysek hava sahasını açmakla da aynı duruma düşüyoruz. Savaş ilan etmiş olmuyoruz. Irak'a müdahalede bulunma hakkını vermiş oluyoruz. Savaş halinde olma durumu diye bir durum var uluslararası hukukta o duruma gelmiş oluyoruz. Şunu söyleyeyim kara sınırını açmak ile Amerikan kara birliklerinin Irak'a geçmesine izin vermekle hava sahasından saldırı uçaklarının Irak'a girmesi ve oraya saldırması arasında bir fark yoktur'' cevabını verdi. NE ELDE ETTİK Yakış, ABD ile Türkiye'nin bu süreçte elde edebileceğinin azamisini elde etitğini de belirtti. Bir soru üzerine Yakış, ''Şimdi elde edebileceğimizin azamisi derken aklınızdan geçen her şeyi Amerika'ya kabul ettirdik anlamında değil. Amerika'nın vermeye hazır olduğu tavizler ile Türkiye'nin yapacağı fedakaarlıkların buluşma noktasına gelmiştir. Ortada buluşabilmişlerdir. 59. Hükümet ile Amerikan makamları hava sahasının açılmasına izin vermek karşılığında bu kadar alabileceğini düşünmüştür ve buna razı olmuştur bugünkü şartlar altında alabileceğinin azamisi odur sonucuna varmıştırve tezkereyi bu nedenle Meclise getirmiştir'' ifadelerini kullandı. Yakış, bir soru üzerine hükümetin tekrar TBMM'ye ABD kara birliklerinin Türkiye üzerinden geçmesini öngören bir tezkereyi getiremeyeceğini belirtti. Yakış, ''Ondan sonraki müzakerelerde Amerikalılar şimdilik hava sahasının açılmasıyla yetinebileceklerini söylediler ondan'' ifadelerini kullandı ve TBMM'de kabul edilen son tezkere bu çerçevede Meclise getirildiğininn altını çizdi. YENİ TEZKERE VAR MI Yakış, bir başka soru üzerine de şu ifadelere yer verdi: ''Yani yeni tezkerenin olabileceği konusunu ne Amerikalılar'dan ne Tüklerden bir işaret gelmedi bu güne kadar. Fakat arazi hazırlama dediğimiz konu yanlış olarak bir üslerin modernleşmesi diye tercüme edilmişti. Aslında bu üslerin modernleşmesinden ibaret değil aynı zamanda kara harekatı olur da Türkiye üzerinden askerler geçerse onların yarallanmısı gereken tesilerin hazırlanması meselesiyli. O yapılıyor gene şimdi. Dolayısıyla Amerikalılar muhtemelen şunu düşünüyorlardır. Savaş durumu nasıl gelişeceği belli olmaz. İleride her şeya rağmen kuzey cephesinin açılması ihtimali doğarsa Türklere müracaat edersek ve Türkeler de bunu kabul ederse ondan sonra bu hazırlıkları ikmal etmemiz yerdine madem bu izni aldık. 3 ay içinde bu hazırlıklarımızı tamamlayalım ve öyle bir ihtiyaç doğup da Türkiyeye müracaat edersek ve Türkiye'de kabul ederse her şey hazır olsun ve hemen kuzey cephesinin açılması için eyleme geçilebilsin dendi.'' 1. TEZKERENİN SINIRLARI AŞILDI MI Yakış, birinci tezkerenin sınırlarının aşıldığı konusunda bazı tereddütlerin bulunduğunun hatırlatılmasına, ''Şimdi bir ülkenin bütün makalmlarının söylediklerine öteki makamlarının inanması kuraldır. Ben hükümetteyken dtışişleri bakanı olarak benim teknisyenlerim tpek tabiki İskenderun limamına gemiden indirilen belli bir malzemenin arazi hazırlaması kapsamında mı yoksa o kapsamın dışında mı bir malzeme olduğunu söylmeyecek durumda değildi. Bu işi askeri makamlarımız yürütüyordu. Bu askeri makamlarımızda bize ısrarla birinci tezkerenin kapsamı dışında olan hiçbir şeye izin vermediklerini hatta bazan kontrol sonucunda o kapsama giridği ortaya çıkan bazı şellerin limandan çıkmasını durduklarını ifade etmişlerdir. Dolayısıyla bunun doğrnu olmadığın ılire sürmek için hiçbir neden görmüyorum ben'' dedi. ERDOĞAN'IN SAVAŞ BAŞLAMADAN ARANMASI Yakış, savaş başlamadan önce diğer bazı ülke liderlerinin ABD Başkanı Bush tarafından aranması ancak, Başbakan Erdoğan'ın aranmamasının hatırlatılmasına ''Bazı ülkelerin çözümlenmesi gereken sorunları olabilir o ülkelerle Sayın Bush'un o ülke devlet başkanlarını aradığı zaman ne konuştuğunu bilmiyorum. Eğer o ülkelerle çözümlenmesi gereken bir şey vardı da onu çözümlemek için aradıysa veya birlikte hareket edeceği ülkelerin hükümet başkanına devlet başkanına 'yarın sabahleyin birlikte hareket ediyoruz sizin de askerleriniz var biz harekatın başlaması emrini verdik siz de verin' demesi doğaldır. Türkiye'nin sadece hav asahasını açacak ülkenin başkan düzeyinde söylenmesi gereken bir şey yoksa sırf hatırını sormak için aramamış olmasını bir eksiklik olarak görmemek lazım'' diye konuştu. TÜRKİYE RENCİDE EDİLDİ Mİ Yakış, pazarlıklar sürecinde Türkiye'nin rencide edildiği yönündeki görüşlerin hatırlatılmmasına ise şu karşılığı verdi: ''Kendimin katıldığı toplantılarda rencide edi bir karşılıklı olarak rencide edici bir muamele olduğu kanısında değilim. Ama şu olmuştur tabii ki, Amerika ile Türkiye'nin K.Irak'a bakış tarzı arasında birebir uymayan birçok unsurlar bulunduğu ortaya çıkmıştır. Bunu saygıyla karşılamak lazımdır. Ne kadar yakın stratjik müttefik olurlarsa olsunlar iki ülkenin her konuda her zaman aynı şekilde düşünmeleri gerekir diye bir kural yok. Bakın İngiltere ile Amerika son derece yakın dostturlar, strejit müttefiktirler zalman zaman bu iki ülkenin diş dişe ululararası sorunlarda mücadele ettiğini tartışma yaptığını görürsünüz''. TEZKERELERİN SÜRESİ UZATILACAK MI Yakış, tezkerelerin 3 ve 6 aylık sürmelerinin hatırlatılması ve bunların sürelerinin uzatılıp uzatılmayacağı yönündeki bir soruya ise ''O süreler 6 aylık süre harekat gerekseydi yani birinci paket kabul edilseydi o 3. mutabakat muhtırası ve bundan önce reddedilen tezkere reddedilmemiş olsuydı 6 aylık sürede yapılacak şeyler vardı. O şunu için düşünülmüştü. Savaş ortamında yarı yolda savaş bütün şiddetiyle devam ederken yeni bir tezkere uzatma müzakeresine girmemek için 6 ay yeterli görülmüştü. Şimdikiler için 3 ay görülmüştür. 3 ay sonra o günkü koşullara göre yenilenmesi icap ederse yenilenir yoksa süresi sona erer. Dolayısıyla gerek 3 aylık gerek 6 aylık sürede yadırganacak bir şey yoktur. O kontrolün Türk makamlarının elinde olması için gerekli emniyet sübabıdır''. Yakış, tezkerelerin sürelerinin yenilenup yenilenmeyeceği yönündeki bir soruya ise ''O günkü koşullana bakmak lazımdır. Şimdiden bu kadar kompile çok parametresi olan çok değişkeni olan bir konuda 1.5 ay sonra 3 ay sonra ne olur ogünkü koşullarda Türkiye'nin bunu yenilemesi gerekir mi gerekmez mi o günkü koşullara bakmak lazım. Yani önümüzdeki hafta için bile bir şey söylemek doğru değildir. Çünkü önümüzdeki haftanın koşulları bugünkü koşullardan farklı olacaktır'' karşılığıın verdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:37

İLGİLİ HABERLER