MURAT YETKİN''İN RADİKAL''DEKİ YAZISI:
GÖRÜNMEYEN ANKARA''DA NELER OLUYOR?
Enerji soruşturmasında tutuklu sanık kalmadı. Soruşturmayı yürüten polis şefi pasif göreve atandı
Ankara 11''inci Ağır Ceza Mahkemesi, dün Enerji Bakanlığı''ndaki yolsuzluk davasında tutuklu kalan son iki sanığı da serbest bıraktı. Davanın 6 Mayıs''ta yapılan duruşmasında, Bakanlığa bağlı Enerji Üretim AŞ Genel Müdür Vekili Önder Piyade ile işadamları Cemil Kazancı ve Muzaffer Nasıroğlu tahliye edilmişlerdi.
EÜAŞ Genel Müdür Yardımcısı Servet Üst ve müteahhit İbrahim Selçuk''un da serbest kalmasıyla, şubat ayında büyük bir yolsuzluk operasyonu olarak duyurulan soruşturma, kamuoyu dikkatinden iyice uzaklaşma sürecine girdi.
Bu yolsuzluk soruşturmasını, yine de öncekilerden ayıran bazı özellikleri oldu.
Örneğin, suçlanan bürokrat ve işadamlarının dün itibarıyla hepsi işlerinin başına dönebilecek durumda. Enerji Bakanı Hilmi Güler, EÜAŞ yöneticilerini soruşturma sonuçlanana dek açığa almıştı gerçi. Ama AK Parti bünyesinde operasyon sırasında polisin telefon dinlemelerine takılan Genel Sekreter İdris Naim Şahin, Genel Başkan Yardımcısı Dengir Fırat gibi siyasi ağırlığı olan isimlerin basına sızdırılması ardından ''''Arkadaşlarımıza tuzak kuruldu, haksızlık yapılıyor'''' ruh hali hâkim olmuştu. Bu ruh hali içinde Güler, örneğin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer''den iki kez vetolu Piyade''yi ve yardımcısı Üst''ü, bölgesel bir enerji koridoru haline gelmek isteyen Türkiye''nin enerji üretimiyle ilgili önemli biriminin başına getirir mi? Göreceğiz.
Ancak bu önemli operasyonda adı geçen ve artık yerinde olmayan, göreve iade ihtimali de pek görülmeyen bir bürokrat var Ankara''da.
O da Enerji''deki yolsuzluk operasyonunu yöneten kişi. Emniyet Genel Müdürlüğü''nün Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı olarak, diğer pek çok yolsuzluk ve çete operasyonu gibi, enerji operasyonunu da yönetmiş olan Hanefi Avcı, artık o görevde değil. Avcı, nispeten pasif bir görev olarak değerlendirilen Polis Baş Müfettişliği''ne getirildi.
Acaba Avcı''nın görev yeri, AK Parti yönetimini, bakanlarını, üst bürokratlarını rahatsız ettiği için mi değiştirildi? Bu soruya ''Evet'' yanıtı vermek için ortada henüz bir kanıt yok. Avcı, AK Parti hükümeti döneminde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı''na getirilmiş ve Enerji operasyonuna dek hep takdir görmüştü.
Acaba Avcı, Enerji operasyonunda masum bürokrat, siyasetçi ve işadamlarını haksız yere zan altında bıraktığı için mi görevden alındı? Buna ''Evet'' diyecek bir kanıtımız da yok. Öyle olsa, hukuken hiçbir sorun görülmeyen bir bürokrasi operasyonuyla görev yeri değiştirilmek yerine, hakkında soruşturma açılması gerekirdi.
Böyle bir soruşturma yok.
Ama ilginç ayrıntılar var. Örneğin, KOM''un daha önce başında bulunan ve 16 Mayıs''ta hukuk gereği görevine iade edilen (ki Avcı bu nedenle başka göreve alınmıştı) Coşkun Hayal, on gün bu görevde tutulduktan sonra Bartın Emniyet Müdürlüğü''ne atandı. Hayal''in ardından bu makama KOM Başkan Yardımcısı Talip Tuncer vekâlet etti. Tuncer, AK Parti döneminde Emniyet yönetim kademesine yapılan ilk atamaydı; İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, tıpkı AK Parti İstanbul İl Başkanı Mehmet Müezzinoğlu gibi, Tuncer''in kızı Gülseren''in nikâh şahidiydi.
Tuncer, altı gün süren vekâleti içinde, Haberx internet sitesine verdiği demeçle, İnterpol''ün kırmızı bülteniyle aran Kemal ve Hakan Uzan''ın Dubai''de izlenmekte olduğunu ilan ediyor. Bunun Türkçesi, izlenenlere ''Kaçın'' demektir. Nitekim bu operasyonda Türk Emniyeti''yle birlikte çalışan İngiliz polisi Scotland Yard, duruma isyan ederek işbirliğini kesiyor. (Uzanlara en büyük darbeyi vuran operasyonunun da yine Enerji Bakanlığı''ndan başladığını hatırlamakta yarar var.) Tuncer''in altı günlük vekâleti ardından KOM Başkanlığı''na, Emniyet Eğitim Daire Başkanı Ahmet Pek getirildi.
Kaçakçılık ve çete suçlarını takiple görevli Emniyet biriminin, özellikle siyasetçi ve üst bürokratların adı geçen operasyonları nasıl yürüteceği bundan böyle de ilgi konusu olacak.
Bu süreçlerin hiçbiri birbirinden bağımsız değil. Tersine çok bağlı.
Başbakan Tayyip Erdoğan 8 Haziran''da ABD Başkanı George Bush ile görüşmek için bu ülkeye gittiğinde Motorola ve Uzan dosyaları ve genel olarak dış yatırım bekleyen hükümetin yolsuzluklarla mücadele performansı, konu edilmeyecek mi sanıyorsunuz?
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:15