MEDYA SİYASİLERE YARANAMIYOR... BAYKAL DA MEDYAYA ÇATTI!
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, dokunulmazlıkların kaldırılmasını, yolsuzluklarla etkin, ciddi, zamanında ve hızlı mücadele edilmesi için istediklerini bildirdi. Baykal, İzmir programının bugünkü bölümünde, basın mensuplarıyla sohbet toplantısı düzenledi. Baykal, bir gazetecinin Yüce Divan'da devam eden ''Türkbank Davası''na ilişkin Cumhuriyet başsavcısının talebine ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, davayı, ''Türkiye'de hukukun, sorunların yaşandığı dönemde, işletilememiş olmasının yol açtığı bir sorun olarak anladıklarını ve çok üzüldüklerini'' belirtti. Baykal, şöyle dedi: ''Böyle bir durumun ortaya çıkmasından büyük üzüntü duyduk. Yüce Divan yargılaması bizi derinden üzmüştür, rahatsız etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nde başbakanın, bakanların böyle bir olaydan dolayı yıllar sonra mahkemeye sürüklenmek durumunda kalması insan olarak bizi rahatsız etmiştir. Bu olayın bir tarafı. Öte yandan, bu yaşanan süreç, Türkiye'de yaşanan yolsuzluklar karşısında, ülke olarak bizim etkin önlemler alamadığımızı, yaşanan yolsuzlukları zamanında durduramadığımızı, durduramadığımız yolsuzlukların hesabını zamanında soramadığımızı, hukuku işletemediğimizi ortaya koyan çok ibret verici bir örnektir. Beşeri bakımdan ıstırap vericidir. Yasalar değişiyor, hukuki tarifler değişiyor, zaman aşımları devreye giriyor. Hukuki süreç karmaşık bir noktaya geliyor. Yargı süreci devam ediyor. Başsavcının istemi elbette önem taşıyor ama yargı sonuçlanmış değil, acı bir tablodur.'' Baykal, dokunulmazlıkların kaldırılmasını, yolsuzluklarla etkin, ciddi, zamanında ve hızlı mücadele edilmesi için istediklerini bildirdi.-12 EYLÜL TARTIŞMASI-
Bir gazetecinin ''7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in 12 Eylül'e ilişkin yaptığı konuşmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Baykal, 12 Eylül ile ilgili pişmanlığın bireysel bir anlayışı yansıttığını kaydetti. Kimsenin kimse adına duygu ifade etme şansına sahip olmadığını belirten Baykal ''Ama tarihi bir gerçektir ki, 12 Eylül'de ortaya çıkan siyasi yapılanma, Türkiye'nin sorunlarının çözümüne yardımcı olmamıştır'' dedi. 12 Eylül sonrası Türkiye'nin çok ciddi yozlaşmalara ve olumsuz gelişmelere maruz kaldığını, hukuk devletinin, adalet ve yargının çok ciddi darbe yediğini öne süren Baykal, siyasi hayatın tanzim edilmek istendiğini, bunun başarısızlıkla sonuçlandığını söyledi. Baykal, şöyle devam etti: ''Ortadan kaldırılmak istenen tehlikeler, tehditler çok daha güçlenerek ortaya çıkmıştır ve bugün Türkiye, (bir daha darbe istemiyoruz) noktasında bir karar birliği içine girmiştir. Bundan önce yapılan darbelerin beklenen sonucu vermediğinin kabulü anlamına gelmektedir. Kimse darbeye bel bağlamıyor. Yaşanan sorunlara kestirme çözümler yok artık. Sorunlara tepeden inme çözümler yok artık, yaşayarak aşacağız, yüzleşerek aşacağız.'' Türkiye'nin ciddi bir kriz tablosuna sürüklendiğini öne süren CHP Lideri, bir yandan bu tablonun ciddiyetini anlatmaya, diğer yandan da sorunu milletin çözeceğini belirterek, bir güveni ortaya koymaya çalıştıklarını söyledi. Baykal, ''Demokrasi bu güven ortaya konarak işletilebilir. Toplum olarak ülke olarak darbelerle hiç bir yere varılamayacağını yaşayarak öğrendik'' diye konuştu.
-MEDYA HÜKÜMET İLİŞKİLERİ-
Deniz Baykal, bir gazetecinin ''Medya hükümet ilişkileri geriliyor mu?'' sorusuna, ''medyanın iktidara bu kadar anlayış ve destek verme eğilimi içine girdikten sonra'' böyle bir suçlamaya maruz kalmasının ''herkes için öğretici bir durum olduğunu'' kaydetti. Baykal, şöyle dedi: ''Medya (Türkiye'de yeni bir dönem açtık, iktidara geçmişte olduğu gibi muhalefet anlayışıyla yaklaşmak söz konusu değil, onu anlamaya, ona destek olmaya çalışacağız, hatalarını görmezden geleceğiz, yanlışlarını ihmal etmeye çalışacağız, muhalefeti görmeyeceğiz) anlayışıyla iyi niyetle yaklaştı. Türkiye 3 yıldan beri iktidar-muhalefet modeli yaşıyor. Bu model iflas etmiştir.'' Medyanın görevinin iktidara destek vermek değil, denetlemek olduğunu kaydeden Baykal, ülkede iktidarın denetlenmeye ihtiyacı bulunduğunu savundu. İktidarın daha önce alıştırıldığı ortamı aradığını iddia eden Baykal, ''Maliye Bakanı hakkında yayın yapan gazetecilerin bir şey karşılığında bunu yaptığını Türkiye'nin Başbakanı söylüyor. Eğer böyle bir şey yapılıyorsa, hemen bunu teşhir etmek ve yasal takibatı yapmak senin görevindir. Bildiğini açıkça çık söyle, dilinin altındaki baklayı çıkar'' diye konuştu. CHP lideri, ''Türkiye'de medya, iktidarı üç yıldır (el bebek, gül bebek) kollamıştır. Başbakan, medya normalleşmeye, ortaya çıkmaya başlayınca, şikayete başlıyor. Dünyanın neresinde böyle bir Maliye Bakanı var. Yavuz hırsız ev sahibini bastıracak'' dedi. Baykal, seçim kanununun değişmesi, yüzde 10'luk barajın düşürülmesi konusunda ''iktidarla dolaylı, gizli veya açık bir temasları olmadığını'' söyledi. Deniz Baykal, toplantı öncesinde, Ahmet Piriştina Doğal Sit Parkı Anıt Projesi için, heykeltıraş Ekin Erman'a, sağ elinin çamur ve silikondan maskını yaptırdı. Baykal, ''Ankara'dan geldik el verdik, İzmir'de silikonlandık'' esprisini yaptı. Deniz Baykal'ın basınla sohbet toplantısında, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan ve bazı milletvekilleri ile CHP'li metropol belediye başkanları hazır bulundu.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:53
