MEHMET AĞAR: VAADLE PARTİMİZE MİLLETVEKİLİ TRANSFERİ YAPMAYACAĞIZ

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, ''Bir şeyler vaadederek partimize milletvekili transferi yapmayacağız'' dedi. Ağar, DYP Zonguldak İl Başkanlığı'nda partililere seslenerek, kendilerinin merkez sağın gerçek temsilcileri olduğunu, mevcut iktidarın belediyeler üzerine yaptığı baskılara rağmen başkanların partilerini terketmeyi düşünmediğini, ancak baskıların devam etmesi durumunda da tepkilerini sokaklarda ortaya koyacaklarını savundu. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ağar, teşkilatlarına katılımların devam ettiğini, partilerine ''büyük ölçüde teveccüh olduğunu'' kaydederek, şöyle konuştu: ''Partimiz bir cazibe merkezi haline geldikçe, kendi arzularıyla gelenler olursa (hayır) demeyiz. Ama bizim milletvekili alalım diye özel bir çaba sarfetmemiz gerekmez. Siyasette her türlü ahlaki ölçünün hakim olmasını arzu ediyoruz. Hiç kimseye, bir şeyler vaadederek partimize milletvekili transferi yapmayız. Bu geçmişte denendi. Fevkalade yanlış işlerdir bunlar. Partimizin cazibesinden dolayı gelen olursa, bundan mutlu oluruz. Siyaset sadece TBMM'de yapılmıyor. Fabrikada, dükkanda, işyerinde, yolda, evde, her yerde siyaset var.'' OLASI IRAK MÜDAHALESİ Ağar, dünyada insani vasıflara sahip hiç kimsenin savaşı arzu etmeyeceğini ifade ederek, şunları söyledi: ''Türkiye'nin, Kuzey Irak'ta çok güçlü şekilde askeri gücünün olması gerekiyor. Bunun birinci sebebi sınırın öte tarafından kalmış Türkmen ve Arap kardeşlerimizin can güvenliğini korumak. Dolayısıyla orada güçlü bir askeri güce ihtiyacımız vardır. Uluslararası hukuk çerçevesinde, yeni bir TBMM kararı olmaksızın hükümet güçlü bir kuvvetin gitmesine karar verebilir. Gücünüz varsa orada, yarın diplomaside de gücünüz olur. Temenni ederim ki savaş olmasın, olursa da içinde biz olmayalım. Mukadder hale geldiğinde, milletçe ordumuzun arkasındayız.'' KIBRIS SORUNU ''Türkiye'nin milli davası Kıbrıs'ın, birtakım ekonomik perspektiflerden bakılarak karar verilecek iş olmadığını'' anlatan Ağar, şöyle devam etti: ''Kıbrıs'ta çözümden yanayız. Ancak, teslimiyet anlamındaki bir çözüme asla (evet) diyemeyiz. Çünkü, bu istenilen çözüm içinde adadaki Türk varlığı ve egemenlik hakkının ortadan kaldırılması savunulmaktır. Denktaş'ın karşı teklifleri vardır. Bunlar hakkında Kıbrıs Rum kesimi hiçbir şekilde uzlaşmaya razı olmamaktadır. İktidar partisinin genel başkanının bazı gereksiz beyanları, Rum kesimi ve Yunan basınında manşet halinde Denktaş'a karşı kullanılmıştır. Devlet yönetiminde bilmeyerek yapılan hataların da mazereti yoktur. Rauf Denktaş ile yüz yüze konuşacağınız meseleleri gazetecilere beyanat olarak verirseniz, bunlar da Rum ve Yunan basınında koz olarak kullanılır hale gelir. Hükümet, dış politikadaki çok başlılığını ve tutarsızlığını maalesef Kıbrıs meselesinde ortaya koymuştur. Ama bugün bir manevrayla geriye döner gibi olmuş diye düşünüyorum.'' HÜKÜMET'E ELEŞTİRİ Mehmet Ağar, Denktaş'ın bu haklı ve milli mücadelede yalnız bırakılmaması gerektiğini, yönetimden kaynaklanan bazı hataların olmasının Denktaş'ın bir milli kahraman olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğini belirterek, şöyle konuştu: ''Hükümet 3-4 başlı dış politika içindedir. Birtakım yetkisiz danışmanlar, iktidar partisinin genel başkanıyla beraber gezmektedir. Devletin kayıtları altına girmeyen görüşmeler de yapmaktadırlar. Ne teklif ediliyor ve neler konuşuluyor, milletimiz bilmek istemektedir. Başbakan'ın ve Dışişleri Bakanı'nın görüşleri arasında bazen tutarlılık olmamaktadır'' diye konuştu. Ağar, Zonguldak Valisi İsmet Metin ile TÜRK-İŞ Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Çetin Altun'u da ayrı ayrı ziyaret etti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:10