KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA - ANAP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, ''bugünden sonra bir kriz dönemine
girildiğini'' belirterek, ''Bundan sonra da bu krizin yönetilmesi gerekiyor. Bu krizin mümkün olan en az zararla atlatılması için de üstümüze düşeni yapacağız'' dedi.
Yılmaz, özel bir TV kanalında katıldığı programda, bugünkü krizin ilk habercisinin, 1 ay önce Çankaya Köşkü'nde yapılan parti liderleri toplantısı olduğunu ifade ederek, AB ile ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmesinin ele alındığı bu toplantıda, MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli'nin, son sözünü söylediğini hatırlattı.
Yılmaz, ''Sayın Bahçeli orada, MHP olarak bu kriterlerin yerine getirilmesine hiç bir şekilde katkıda bulunmayacaklarını, gerekirse hükümetten de ayrılmaya hazır olduklarını ifade etti. Uyumlu ve önemli bir icraatta bulunan bu hükümetin ilk defa bozulabileceği orada dile
getirilmiş oldu'' diye konuştu.
Mesut Yılmaz, Türkiye'nin bugün girmiş olduğu krizin ekonomik şartlardan kaynaklanmadığını belirterek, bunun doğrudan doğruya siyasi şartlardan kaynaklanan kriz olduğunu kaydetti. Bunu iki önemli nedene bağlayan Yılmaz şöyle konuştu:
''Bir tanesi kısa vadeli belirsizlik diyebileceğim sayın
Başbakan'ın sağlık durumu ile ilgili konudur. İkincisi daha uzun vadeli olan belki orta vadeli bir konu, Türkiye'nin yönü ile ilgili belirsizlik yani AB konusu.''
Mesut Yılmaz, yapılması gerekenin, Eylül ayını beklemeden
önümüzdeki hafta Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırmak ve AB ile ilgili yasal düzenlemeler için uzlaşma arayışını hemen başlatmak olduğunu belirterek, ''Bu düzenlemeler yapıldığı takdirde Kasım ayını beklemeye gerek yok. Benim hesabıma göre Eylül ayının sonunda Türkiye seçime gidebilir'' dedi.
''TBMM erken seçim konusunda bir karar alırsa buna hepimizin saygı duyması gerek'' diyen Yılmaz, Türkiye'nin geldiği noktada AB üyeliğinin diğer bütün konulardan daha önemli olduğuna inandıklarını söyledi. Yılmaz, bunun sadece Türkiye'nin tercihinden kaynaklanmadığını, AB'nin kendi takviminden kaynaklanan bir durum olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin gündemine seçimin girdiğini belirterek, bunun sadece ''zamanlama ve takdir meselesi'' olduğunu söyleyen Yılmaz, Teknik olarak 2 ay sonra da olabilir, ama en geç 1 yıl içinde bir seçim olayı yaşayacağız'' dedi.
''MHP bu takvimi verirken özellikle böyle yapmış olabilir mi?'' sorusuna Yılmaz, ''Onu bilemem, ama ortadaki bu sakıncayı tespit etmek durumundayız. Bu takvimle, sayın Bahçeli'nin verdiği takvimle Türkiye'nin AB ilişkilerinde mesafe alması mümkün değil'' diye konuştu.
ANAP'a gelmek isteyen milletvekilleri konusunda tavırlarının aynı olduğunu, önyargısız yaklaştıklarını söyleyen Yılmaz, Kemal Derviş'in ANAP'a katılmasından mutluluk duyacaklarını da kaydetti. Türkiye'de artık piyasaların çok da siyasi gelişmelerden etkilenmediğini, yarın da çok büyük olumsuzlukların yaşanacağını
zannetmediğini dile getirdi.
''Eğer kurulacak olan hükümet, seçim ekonomisi uygulamayı düşünen bir hükümet olursa biz zaten o hükümetin içinde yer almayız'' diyen Yılmaz, ne Başbakanlık ne de hükümetin içinde olup olmama meselesinin kendileri için önemli olmadığını belirtti. Hükümetin ne kadar sürede kurulacağına ilişkin bir soru üzerine de Yılmaz, hükümetin kurulmasına şu anda bir süre biçemediğini, bunun temaslara bağlı olduğunu belirtti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:23