KAYNAK : Haber Vitrini
YAVUZ DONAT
Balık ağa girince
Erkan Mumcu ANAP'tan istifa edince... Deniz Baykal, CHP yöneticilerinden Mehmet Sevigen'e (Genel Sekreter Yardımcısı) dedi ki:
- Git... Konuş... Bize davet et.
"Aynı dönemde" bazı AKP yöneticileri de, Recep Tayyip Erdoğan'ın odasına girdiler:
- İzninizle... Erkan Mumcu'yla konuşacağız... AKP'ye davet edeceğiz.
Tayyip Bey'in tepkisi:
- Sakın ha!.. Siz bir şey yapmayın... Ben, bizzat arayacağım... Erkan Bey'i onore etmemiz lazım.
***
AKP ile ilgili bir başka "not" da düne dair. Dün, 30 Ağustos nedeniyle, Genelkurmay'a "en erken gidenler" AKP'liler'di.
"En kalabalık" gidenler, yine AKP'liler'di.
Recep Tayyip Erdoğan... Cemil Çiçek... Bülent Arınç... Abdülkadir Aksu... Hüseyin Çelik... Sadık Yakut... Abdullah Gül...
***
Gözlemimiz o ki:
AKP bir yandan seçim çalışması yaparken...
Bir yanda da "4 Kasım sabahına sorunsuz girmenin" altyapısını hazırlıyor.
"Özal'ın... Demirel'in... Mesut Yılmaz'ın adamlarını" saflarına katıyor.
"Gerilimi artırmayacağı" mesajlarını vermek istiyor.
***
AKP'nin "orta ve uzun vadede başarı şansı" bu yolda devam etmesine bağlı.
"Açılımı" bir seçim öncesi gösterisi olarak değil... Takiye olarak değil...
"Türkiye'nin ve kendisinin öncelikli ihtiyacı olarak" kabullenmesine bağlı.
AKP bunu "başarabilirse..."
"Merkeze" oturur, "merkezi" doldurur.
Aksi halde...
"Mahkemelerle boğuşur."
***
Dün 30 Ağustos olmasına... "Resmi tatil" olmasına rağmen...
Siyaset tatilde değildi.
Hele "seçimi erteletmek isteyenler" tatil bir yana, "fazla mesaideydi."
DYP'li Ömer Barutçu'ya sorduk:
- Mümkün mü?
- Hayır... Çok makul bir sebep olmadıkça seçim ertelenemez... Aksi halde... Erteletenler, halkın huzuruna çıkamaz.
***
- Sayın Barutçu... "Çok makul gerekçe" ne olabilir?
Barutçu "uzun" konuştu:
Türkiye istikrarsızlığa gidiyor.
İstikrar için kucaklaşma, uzlaşma, büyük buluşma şart.
DYP, ANAP, DTP aynı kökten geliyor... Keşke liderler kendilerini aşsa da... Demokrat Parti veya Adalet Partisi şemsiyesi altında buluşsalar.
Seçimde aday olmayacak bir milletvekilinin başkanlığında... Veya bir bağımsızın başkanlığında yeni bir hükümet kurulup, seçim ertelenebilir.
Ama fazla değil... İki, üç ay sonraya bırakılır.
Ve bu sürede de Seçim Kanunu değişir... Yeni Siyasi Partiler Kanunu yapılır... Sandıktan istikrar çıkması için sağda ve solda bütünleşmenin kanalları açılır.
***
Ömer Barutçu:
- Yoksa... Sadece bir küskünler hareketi ile seçim ertelenmez... Küskünlük, seçimin geriye atılması için makul bir gerekçe olamaz.
***
Barutçu'ya sorduk:
- Diyelim ki büyük buluşma oldu... Genel Başkanlığa kim gelecek?
- O günün şartlarına bağlı... Yeter ki, Türkiye'yi rahatlatacak büyük buluşma gerçekleşsin.
***
Gözlemimiz o ki "Haziran'da... Temmuz, Ağustos'ta ANAP'ın durumu" daha iyiydi.
DYP de "barajın hayli üstündeydi."
Ama "şu son bir ay" bu iki partinin "aleyhine işledi."
DYP de, ANAP da "üçlü kıskaçtan" kurtulamadılar.
Bir yandan "AKP ve MHP kıskacı."
Diğer yandan "Derviş takviyeli CHP'ye ödünç olarak gidilebilecek merkez sağ oyların" yarattığı kıskaç.
***
Bir söz vardır:
"Balık ağa girdikten sonra aklı başına gelir."
Siyasette de, insanların aklının başına gelmesi için demek "barajın ağına yakalanma riski" gerekiyor.
(YAVUZ DONAT/ SABAH)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:00
