Gündem
  • 7.1.2004 02:39

SAVAŞ AY BİZ EVLENİYORUZ'UN ARZU'SU İÇİN REKABETE GİRDİ : BİR KIZI 10 KİŞİ İSTER 1'İ ALIR

"Biz Evleniyoruz" evindeki sürpriz aşkla gündeme gelen Savaş Ay "Kaderci bir insanım. Bir kızı 10 kişi ister, 1 kişi alır" dedi... Söyleşilerde genelde ilk üç soru karşındaki kişiyi havaya sokmaya yarar. Önce konuğunu ısındırırsın sonra, almak istediğin lafı ağzından kaparsın. Savaş Ay'ın samimiyetine güvenerek, bu defa kestirme yolu tercih ettim. Dan diye "Ben Evleniyorum" adlı yarışma programındaki gelin adaylarından Arzu Hanım'la yılbaşı gecesi yaşadıkları şeyin gerçekten aşk olup olmadığını sordum. Kız hakkında söylediklerinin sonuna kadar arkasındaydı. Lakin içeride Arzu'dan hoşlanabilecek damat adayları olduğunu düşünerek ve Arzu'nun en doğru kararı verebilmesi için duygularını, onun için pek de kolay geçmeyecek zamanın akışına bırakmıştı. Ş.ÖZUZCAN -Yılbaşı gecesi "Ben Evleniyorum" adlı yarışmacıların haftalardır yaşadığı eve girdiniz. Ne olduysa o gece oldu. Hayat size hoş bir sürpriz hazırladı. Yarışmanın gelin adaylarından Arzu Hanım'a karşı bir elektriklenme hissettiniz ve bunu milyonların gözü önünde ifade ettiniz? O gece yaşadıklarınızda hakikaten samimiydiniz yoksa bir aldatmaca mıydı? Ben sadece gönül meselelerinde içinden geldiği gibi doğal hareket eden biri değil, kızdığım zaman da bir ağız dolusu küfür ederim. Duygularımı saklamak veya ertelemek gibi bir kaygım olmaz. O evde de böyle oldu. Hissettim, öyle düşündüm ve oldu. Ayrıca yüreğimizi insanların gözü önüne şeffaf bir şekilde sermek şövalye ruh gerektirir. Yaptığımı da çok beğendim doğrusu. -Peki herkes merak ediyor: Savaş Ay ile Arzu Hanım'ın sonu ne olacak? Gelinen nokta itibariyle, içeride, Arzu Hanım'dan hoşlanan damat adayları olabilir. Onların düzenini bozdum. Dolayısıyla haksız bir rekabet var, benim Arzu Hanım'la olan temasımda. Adil bir adam olarak gayri adil davrandığımı düşünüyorum. Bu yüzden bu olayı noktalıyorum ve dondurucuya atıyorum. Kendimi, kaderin şefkatli kollarına terk ediyorum. -Böyle bir konuda kendinizi nasıl frenliyeceksiniz? Çabuk unutan, umursamaz bir adam değilim. Ben takıntılı adamım. En ufak olayı bile kafamı takarım. Kaldı ki böyle duygusal titreşimi hayli hayli takarım. Ama ben durması gerekilen noktayı biliyorum. -Ya Arzu Hanım evdeki damat adaylarından biriyle evlenirse? Kaderci bir insanım bir kere. Allah'ın dediği olur derim. Bir kızı on kişi ister bir kişi alır. -Televizyon programınızda, "Bugüne kadar bir sürü kanlı haberler verdim. Savaş muhabirliği yaptım. Kimsenin gıkı çıkmadı. Bu olaydan sonra herkesi bir sancı tuttu" dediniz. Neden bu sancı, bende size sorayım? Tepkiler gelmesini doğal karşılıyorum. Doğal karşılamadığım tepki kaynakları ise kendi meslektaşlarım. Özellikle hanım yazarlarımız. Perihan Mağden geçen gün yazısını tamamen benim bu muhabbetime ayırmış. Demek ki bu tarz kadınların ilgisini çekebilmek için bir başka hanımefendiye ilgi duymak gerekiyormuş. -Daha önce başınızdan bir evlilik geçti değil mi? 24 yaşında evlendim. 6 sene evli kaldım. 5 sene öncesinde de ayrıldığım eşimle beraberdim zaten.. Evlenebileceğim tek kadınla evlendim. Onunla bile beceremedim evliliği, "başkasıyla hiç beceremem" diye aşağı yukarı 20 senedir bekar geziyorum. -Neden evliliğiniz sürmedi? Allah beni bu işi yapayım diye göndermiş diye düşünüyorum. Bir misyoner olduğumu düşünüyorum meslekte. İşimin dışında yarım saatten fazla başka bir şey konuştuğum zaman haksızlık ediyormuşum, ayıp ediyormuşum, işkence ediyormuşum gibi geliyor, hem kendime hem de işime. Haklı olarak kadınlar ilgi istiyor. Bende ilgimi, fotoğraf makineme, klavyeme, kamerama yüklediğim için, iş eşten önce geldiği için, benim dilim, dinim, ırkım, ideolojim, eşim, oğlum, sevgilim, flörtüm her şeyim mesleğim olduğu için yapamıyorum. -Şıp sevdi misiniz? Ben öyle kolay kolay sevmem. Flörtü seven bir adamım ama. Kadınlarla oturup konuşmak, onlarla sohbet etmek, şaşırtmak, sürprizler yapmak hoşuma gider. Beni şaşırtan kadınlarla tanışmak isterim. Ama çok ikinci round adamı değilim. Don lastiği gibi ilişkileri uzatmayı sevmem. -"Mesleğimin bu yoğun temposunu biraz hafifleteyim, evleneyim" diye düşündüğünüz olmuyor mu hiç? 65 yaşıma doğru düşünüyorum. Daha 15 senem var. Coşkun Aral'ın hayatını film yapacağım -Gelecek için sizi heyecanlandıran bir projeniz var mı? Sinema filmi çekmiştim biliyorsun. Onu tadı damağımda kaldı. Yine aynı ekonomik imkanları yarattığım zaman bir projem var, hazır. Onu çekmek istiyorum. -Konusu ne olacak? Çoşkun Aral'ın hayatını anlatmak istiyorum. Coşkun Aral'ın yaşamını çekmek, bir gazetecinin değil sıra dışı bir insanın yaşamını çekmektir. Eşine az rastlanır, adam gibi bir adamın hayatı.. İbrahim Tatlıses'in düşmanı ta kendisi -İbrahim Tatlıses'in TV kanalı basma olayını nasıl yorumluyorsunuz? İbrahim Tatlıses yıllardır tanıdığım bir insan. Eşi benzeri yoktur. Sadece performansıyla değil, insan ilişkilerinde müthiş bir halkla ilişkiler uzmanı. Şahit olduğum bir olayı anlatayım; Londra'da Trafalgal Meydanı'nda 72 milletten insan vardır. Tarzancasıyla, Japon'undan Afrikalı'sına kadar bir anda herkesi etkiledi, kendisine hayran bıraktı. İbrahim'in düşmanı kendisi. Bu imparatorluk ona yaramadı. O, Urfa'dan gelen naif, sıcak, yalın, düz Anadolu çocuğunu sevdi insanlar. Onu görmek istiyoruz biz. -Bazen çok duygusal bazen ise çok saldırgan. Sanki, çift kişiliğe sahip değil mi? Fransızlar'ın bir lafı vardır, "Hayvan aktör" derler. Gerard Depardio bunun en güzel örneği. Biz de Yıldırım Önal. Bunlar eğitim almadıkları halde, yaradılış itibariyle içlerinde var. İbrahim Tatlıses'te de o var: "hayvanlık".. Doğal yeti anlamında söylüyorum. İnsanlık tarafları da var, yanlış anlaşılmasın. Klastrofobim var; eve giremem! -Arzu'nun yanına damat adayı olarak girmek ister miydiniz? Formatına uygun değil programın. Ayrıca klastrofobik bir adamım, kapalı yerlerde kalamam. Çok medyatik bir konu için bunu şöyle bitirmek istiyorum: Arzu'lar şelale.. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:23

İLGİLİ HABERLER