MUSTAFA ÖZBEK
DAVOS - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Davos'ta görüştüğü bütün siyasiler, ekonomi ile ilgilenen kişiler ve yazarların Türkiye'ye çok olumlu baktıklarını söyledi.
İsviçre'nin Davos Kasabası'nda düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'na katılan AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, zirveyi değerlendirmek üzere bir basın toplantısı düzenledi. AB Parlamento Başkanı Pat Cox, Polonya Cumhurbaşkanı, Rusya Duma üyesi ve aynı zamanda RENO Yönetim Kurulu Başkanı'nın da bulunduğu "Avrupa Önündeki Engeller" konulu bir panele katılan AK Parti Lideri Erdoğan, daha sonra İsviçre Başbakanı ve Dışişleri Bakanı ile görüştüklerini açıkladı. Görüşmede gerek siyasi, gerek ekonomik konuda görüş alışverişinde bulunduklarını kaydeden Erdoğan, Kıbrıs konusu ve Türkiye'deki Musul Barajı konularını da ele aldıklarını söyledi. İsviçrelilerin daha önce Musul Barajı ile ilgilendiklerini, ancak daha sonra bu konuda geri çekildiklerini belirten Erdoğan, bu konu ile yakından ilgilenmeye başladıklarını ifade etti.
ERDOĞAN- PAT COX GÖRÜŞMESİ
AB Parlamentosu Başkanı Pat Cox'la özel bir görüşmede bir araya geldiklerini dile getiren Erdoğan, "Bu görüşmede AB ile ilgili çalışmaların devam edip etmediği konusunu ele aldık. Bunun dışında Kıbrıs ve Irak konusunda ve Güney İrlanda'da kurulacak bir Türk şehri çalışması var. 'Bu çalışma ile neler yapılabilir?' dendi. Biz de bu çalışmaya Kültür Bakanlığı çerçevesinde yardımcı olabileceğimizi belirttik" dedi.
Şunda özellikle Rusya'nın enerji sektöründe önde gelen firmalarıyla görüşmeler yaptıklarını ifade eden AK Parti Lideri Erdoğan, "Bizim Rusya seyahatinden sonra enerji sektörünün temsilcileri Türkiye'ye ilgilerini artırdılar" diye konuştu.
YABANCI YATIRIMCILARIN TÜRK EKONOMİSİNE BAKIŞI
Değerlendirmelerinin ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan AK Parti Lideri Erdoğan, "Temaslarınızın sonunda buradan Türkiye'ye nasıl dönüyorsunuz? Türkiye'den AB konusunda ve ekonomik konuda umutlular mı?" şeklindeki bir soruya, "Görüştüğüm bütün siyasiler, ekonomi ile ilgilenen insanlar ve yazarlar, Türkiye'ye gerçekten çok olumlu bakıyorlar. Şu andaki tablonun bir güven ve istikrar dönemini oluşturduğunu ifade ediyorlar. Biz de kendilerine böyle bir dönemin iyi değerlendirilmesi gerektiğini, bu dönemin 5 yıllık değil, ondan sonra da devam edebilecek olduğunu söylüyoruz. Onlar da bunun farkındalar. Onlar da bu konudaki araştırmalarını yapmışlar. Bu olumlu bakışın bir an önce ülkemizdeki bazı yatırımlarla fiili yatırımlara dönüştürülmesini istiyoruz. Bazı çevreler hemen netice istiyorlar. Bunu AB'de de gördük. Örneğin AB üyesi ülkelerde de bu oldu. Bunlarda hemen anlaşmalar imzalanmaz. Ama anlaşma imzalayan şirketlerimiz olmuştur. Biz seyahatlerden döndükten sonra ekin dönemi başlamıştır. Aramızda bir telefon diplomasisi başlamıştır. İnanıyorum ki bu küçülen dünyada birbirimizle daha verimli adımlar atılacaktır" yanıtını verdi.
TÜRKİYE'NİN IRAK STRATEJİSİ
Erdoğan, "Türkiye'nin barış çabası Saddam'lı mı Saddam'sız mı? şeklinde bir soruyla karşılaştınız mı?" sorusuna "Irak'la ilgili panel gerekli neticeleri verdi. Orada çıkan netice ortada. Dünya bu sorunun barışçıl yollarla çözümlenmesini istiyor. Körfez Savaşı'nın zararını gören bir ülke olarak daha dikkatli olmalıyız. BM ve Güvenlik Konseyi'nin kararı önem arz ediyor. Dışişleri Bakanımızın nezdindeki zirve gayet olumlu olmuştur. Bu gerek ABD tarafından, gerekse bu zirveyi takip eden ülkeler bakımından ilgi ile karşılanıyor. Türkiye açısından da strateji belirlemekte önemli bir adımdır. İnşallah barışla neticelenebilecek bir tablo buradan çıkacaktır" şeklinde yanıt verdi.
SEÇİM TARTIŞMALARI
Son zamanlardaki seçim tartışmalarını da değerlendiren Erdoğan, "Bunları komik buluyorum. Türkiye'de seçim olmuştur, bitmiştir. Bundan sonra geriye dönüş diye bir şey söz konusu değildir. YSK'nın kararı tartışılmaz. Anayasa Mahkemesi'nin kararı geriye işlemez. YSK gerekli değerlendirmeyi yapacaktır. Seçimin yenilenmesi diye bir şey söz konusu olmaz. Anayasa kararlarının geriyle yürüyüp yürümeyeceği bellidir" diye konuştu.
Erdoğan, "Savunma sanayinin saldırı sanayi olduğunu söylediniz. AK Parti hükümeti döneminde Türkiye'nin savunma sanayiinde bir azalma olabilir mi?" yönündeki bir soruya "Öncelikle şunu belirlemek lazım; bu sadece lokal bir mevzu olarak alınacak bir karar değildir. Eğer Türkiye bu konuda yalnız başına karar alsın derse, bu yanlış olur. Küreselleşmeyi konuşuyoruz, eğer bunu konuşuyorsak küreselleşmenin olduğu dünyada bunu bütün ülkeler ele almalıdır" karşılığını verdi.
Erdoğan, akşamki yemekte Türkiye'yi yakından takip eden ülkelerin Genel Başkanlığı'nın düşmesi konusunda soru yönelttiklerini belirterek, "Biz onlara açıklamasını yaptık. Öyle veya böyle bugün Kurucular Kurulu toplandı ve şuanda karar ortada dedik" ifadelerini kullandı.
AB konusunda müzakere takviminin olması halinde bu sürecin çok daha süratli başlayacağına işaret eden Erdoğan, "Ama şu anki tablo ile başlamayacak değil. Türkiye'de yatırım yapmak isteyenler var. Örneğin Çin'e ziyaretimizde Çinli işadamları Türkiye'de yatırım yapmak suretiyle üçüncü ülkelere ihracat yapmayı önerdiler. İstikrarı gören ülkeler, Türkiye'de bu yatırımlarını yapacaklardır" dedi.
Türkiye'nin şu anda istikrar ve güven dönemine girdiğini vurgulayan Erdoğan, siyasi noktada bunun olduğunu ve bu münasebetleri geliştirerek, onların yatırım yapmalarını sağlayacaklarını kaydetti.
"Eğer barışı sağlama konusunda ciddi bir adım atılması gerekiyorsa, Saddam'ı ikna etmek görevini düşünüyor musunuz?" sorusuna Erdoğan, "Şu anda bize böyle bir görev düşerse seve seve yaparız" dedi.
IMF İLE İLİŞKİLER
Başta Başbakan olmak üzere gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Erdoğan, "İş dünyasında da iş adamlarımızın farklı bir heyecana kavuştuğunu görüyorum. İnşallah ülkemizde yatırımlar artmaya devam edecektir. 2-3 aylık surede vatandaşımızın bazı acil sorunlarını çözdükten sonra daha iyi bir hareketlenme olacaktır" diye konuştu.
AK Parti Lideri Erdoğan, IMF ile ilişkiler konusunda ise "IMF ile ilgili bir sıkıntı yaşamadık. Bir heyet gelerek 4. Gözden Geçirme Çalışmaları'nı yapacak. O çalışmadan sonra her şey hızla devam edecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Siirt seçimleri ile ilgili bir soruya Erdoğan, "Ocak ayının sonunda her şey belli olacak" demekle yetindi.
KIBRIS KONUSUNDA BELÇİKA MODELİ
Zirvede Kıbrıs konusundaki Belçika modelinin ön plana çıkmasının hatırlatılması üzerine AK Parti Lideri Erdoğan, şu şekilde konuştu:
"Öyle bir şey söz konusu değil. İsviçre modelini anlatması üzerine Belçika ile arasındaki farkı sorduk. O konuyla ilgili düşüncelerini anlattılar. Biz Kıbrıs'la ilgili tavrımızı net söyledik. Annan Planı ile alakalı olarak yeni bir Kıbrıs ya da ortaklık devleti. Harita noktasında oranda sıkıntı yok ama çizgi noktasında sıkıntı var. Bunun üzerine BM haritası önerildi. Bizzat Annan'a haritası uygun düşmez dendi. Kopenhag'a 9 harita ile De Soto İstanbul'a 16 harita ile geldi. Demek ki müzakere edilebilir. Biz masaya otururken diyoruz ki ön kabullerle oturmayalım. Bunu söylerken Rumların da ön kabullerle oturmaması lazım. Biz müzakere edilebilir bulduğumuzu söyledik. Çözümden yana olduğumuzu söyledik. Yine aynı şeyi söylüyoruz."
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:13