
"BU İKİ PARTİ HOROZ DÖVÜŞÜYLE TÜRKİYE'Yİ MEŞGUL EDİYOR"
ZAFER ÇAKMAK
ANKARA - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fırat ile CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu arasında yarın gerçekleşecek düelloyu horoz dövüşüne benzeterek, "Bu meseleyi kişisel bir mesele haline getirip, partiler arasında bir rekabet haline dönüştürüp yolsuzluklar konusunda toplumun tavır alması yerine iki siyasi partinin şeref ve haysiyet ekseninde bir hesaplaşmaya ve düelloya gitmesi gerçekten üzüntü vericidir" dedi.
Türkiye, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'la CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu arasında yarın Meclis'te gerçekleşecek olan düelloyu konuşuyor. MHP'den de Fırat-Kılıçdaroğlu düellosuyla ilgili ilginç değerlendirmeler geldi. Yaşanan gerginlik, çatışma ve gerilimin, Türkiye siyasetinin sorunlarını çözme konusunda alternatif ortaya koymada sıkıntı oluşturduğunu ifade eden Vural, MHP olarak değerler ekseninde, siyasal eksende, kurumlar ekseninde bir tartışmayla Türkiye'nin
gerçek sorunlarını çözme konusunda ciddi sıkıntı çekildiği görüşünde olduklarını ifade etti. Vural, "Özellikle bu iki parti horoz dövüşüyle Türkiye'yi meşgul ediyorlar. Geldiğimiz bu noktada AK Parti ile CHP her bir konuyu kendi aralarındaki bir sorunmuş gibi ortaya koyuyor, milletin sorunu değilmiş gibi değerlendiriyor. İki siyasi parti, kendi siyaset alanları içinde diğerini suçlayarak yaptıklarını mazur gösterme anlayışı içinde. Bu meseleyi kişisel bir mesele haline getirip, partiler arasında bir
rekabet haline dönüştürüp yolsuzluklar konusunda toplumun tavır alması yerine iki siyasi partinin şeref ve haysiyet ekseninde bir hesaplaşmaya ve düelloya gitmesi gerçekten üzüntü vericidir. Eleştirilerimiz olacaktır. Ağır eleştirilerimiz olacaktır ama unutmayalım ki rakiplerimizin şerefli ve haysiyetli olması da bizim arzu ettiğimiz bir husustur" şeklinde konuştu.
Bu konudaki tartışmaları kişiselleştiren, kutuplaştıran yaklaşım tarzlarının, siyasette sorunlara çözüm bulma kabiliyetini zayıflattığını vurgulayan Vural, Türkiye'de bu ikili tahterevalli siyasetinin gündeme oturduğunu ve Türkiye'nin meşgul edildiğini söyledi. Vural şöyle konuştu:
"Bu bir horoz dövüşüdür. Bu iki siyasi parti birbirlerinden besleniyorlar. Türkiye'nin bu kadar önemli sıkıntılarının olduğu bir ortamda gerçekten yolsuzlukların tartışılması lazım ama biz yolsuzlukları tartışmak yerine iki siyasi partinin düellosunu tartışıyoruz. Siyaset bir horoz dövüşü değildir. Millete yönelik 'cambaza bak' hikayesiyle oluşturulan bu gerilimle, milletin gerçek sorunlarını çözme imkanı ortadan kalkmaktadır. Yolsuzlukları iki siyasi partinin birbiri hakkında iddiaları ortaya koyma
yöntemi haline getirirsek hukuk devletinde bunlarla mücadele etmek imkanımız kalmaz. Yolsuzluk herkesin bir sorunudur. Toplumsal bir mücadele yapılması gerekir. Böyle bir tartışmanın siyasallaştırılması, yolsuzlukların üstünün örtülmesine yol açar. Hükümet bu konunun siyasal gerilim aracı haline dönüştürülmesine yardımcı olmaktadır. Bu gerilim, kutuplaşma tamamen bir siyasal yönetim modeli olarak Türkiye'de uygulanmaktadır. MHP olarak bu eksenlerde oluşturulan sanal gerilimlerin Türkiye'ye fayda
vermediğini, sorunlarla uğraşılması gerektiğini, bu sorunları siyasalaştırarak üstünün örtülmesine izin verilmemesi gerektiğini düşünüyoruz."
Türkiye'nin yolsuzluklarla mücadele etmesi gerektiğini ifade eden Vural, bunu iki partinin meselesi olarak görmemek gerektiğini ifade etti. Vural, "Tencere dibin kara, seninki benden kara edebiyatı. Bu tencere kara. Karaysa kara olduğunu ortaya koyalım ama bunu siyasallaştırmak, düellolaştırmak doğru değildir. Bu gerilimin tarafları çamur at izi kalsın siyasetiyle milleti kandırıyor" dedi. Siyasi partilerin üsluplarına çok dikkat etmesi gerektiğini söyleyen Vural, bu sorunları partiler arasında bir
mücadeleye dönüştürmek yerine hakem olan topluma sorunların gerçek yüzlerini ortaya koymak konusunda çalışma yapılması gerektiğini vurguladı. Vural, "İnsanların şeref ve haysiyetini düelloyla ortaya koymak yerine hukuk devletinin önünü açmamız, yargının önünü açmamız lazım. Herkes yargıç olmuş, savcı olmuş ve avukat olmuş. Böyle bir ortamda bu sorunların sanıklarını, sorumlularını bulabilmek giderek zorlaşmaktadır ve siyasal tartışma yolsuzlukların üstünü örtecek boyuta gelmiştir. Bu konuda medeni bir
yarış içinde olacağız ama bu konularda hesaplaşma hukuk önünde yapılmalıdır. Hükümete düşen görev yargının önünü açmaktır" şeklinde konuştu.