DIŞİŞLERİ Bakanı, sitemini şöyle dile getirdi: ''Avrupa Birliği ilk kez, Türkiye ile vakit geçirmeden müzakere başlanacağını açıkladı. Yine ilk kez, Türkiye'den başka talebin olmayacağını ilan etti. Bunlar karşısında büyük gazetelerin manşetleri böyle mi olmalıydı? Zina konusunun ele alınış tarzı, olduğundan farklı sunuluşu Türkiye'ye büyük haksızlıktır. Sorumsuzluktur. Ne kadar ayıp bir şey. Tartışma, çok kötü biçimde yapılıyor. Bu tarz, Avrupa gazetelerine de aynı şekilde yansıyor.''
CAN ÜZERİNDE SİYASET OLMAZ
GÜL, Türkiye'de ihanete uğrayanın ''hep kadınlar'' olduğunu hatırlatarak, yapılmak istenen düzenlemeyle, ''çok dar bir alanda kadını korumayı'' hedeflediklerini bildirdi. Irak'taki gelişmeleri değerlendirirken de, ''Biz, (Rehin alındı) denilen Türkler'in hepsini kurtardık. Ölenler, öldürüldüğü zaman duyuldu. Bunların üstünde siyaset yapabilirdik, ama yapmadık. Muhalefete bakacak olusak, (Türkiye, Irak'ı terk etsin) anlamı çıkıyor. Bu olacak iş değil. Biz can derdindeyiz, kasap et derdinde'' dedi.
İspanya'dan ''zehir'' teklifi
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, son gelişmeleri, Türkiye'nin üyeliğine destek almak için, Avrupa Birliği'ne Mayıs'ta katılan Estonya'ya giderken uçakta değerlendirdi. İspanya'nın, İskenderun'da batan zehir gemisinin yol açacağı çevre sorununa karşı yardım ve işbirliği teklifinde bulunduğunu açıkladı.
Dışişleri Bakanı Gül, 'zina' tartışmasında medyayı suçlu ilan etti: Konunun olduğundan farklı sunuluşu Türkiye'ye haksızlıktır. Sorumsuzluktur. Ne kadar ayıp bir şey. Tartışma, çok kötü biçimde yapılıyor
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, dün Baltık ülkeleri gezisine çıktı. Gezisinin ilk ayağı olan Estonya'nın başkenti Tallin'e giderken gazetecilerle sohbet eden Gül, Irak'taki son durum, Kürt liderlerin Ankara ziyaretleri ve TCK tasarısında zinanın suç sayılması ile ilgili tartışmalar konusunda görüşlerini açıkladı.
Zina konusunun halkın istediği şekilde noktalayanacağını belirten Gül, kanunun kadını korumayı amaçladığını ifade etti. Gül, Verheugen ile görüşmesinde de konunun hiçbir şekilde basına yansıtıldığı gibi konuşulmadığını, konuyu kendisinin açtığını söyledi. Gül'ün mesajları şöyle:
BASINA ELEŞTİRİ Avrupa Birliği ilk kez, Türkiye ile vakit geçirmeden müzakere başlanacağını açıkladı. Yine ilk kez, Türkiye'den başka talebin olmayacağını ilan etti. Bunlar karşısında büyük gazetelerin manşetleri böyle mi olmalıydı? Zina konusunun ele alınış tarzı, olduğundan farklı sunuluşu Türkiye'ye büyük haksızlıktır. Sorumsuzluktur. Ne kadar ayıp bir şey. Tartışma, çok kötü biçimde yapılıyor. Bu tarz, Avrupa gazetelerine de aynı şekilde yansıyor.
CHP NE İSTİYORDU? Türkiye'de ihanete uğrayan hep kadın. Düzenleme çok dar bir alanda. Size bir şey söyliyeyim mi, muhalefet partisi (CHP) re'sen yapılsın diye öneride bulundu. Şikayet olmadan olsun diyorlardı. Daha sonra ne büyük yanlış yaptıklarını gördüler.
ZEHİR GEMİSİ
İskenderun'da batan gemiye ilişkin olarak İspanyol hükümeti Türkiye'ye her türlü işbirliği ve yardıma hazır olduğunu bildirdi. İspanya ortaya çıkan çevre sorununu ele almak üzere bir görev gücü kurulmasını önerdi. Dost ve müttefikimiz İspanya'nın önerilerini memnuniyetle karşıladık.
TIR ŞOFÖRLERİ
Biz rehin alındı denilen Türklerin hepsini kurtardık. Ölenler öldürüldüğü zaman duyuldu. Bunların üstünden siyaset yapabilirdik, ama yapmadık. Biz can derdindeyiz, kasap et derdinde. Muhalefetin sözüne bakacak olursak, Türkiye Irak'ı terk etsin anlamı çıkıyor. Bu olacak bir iş değil.
PKK UYARISI Celal Talabani ve Neçirvan Barzani ile istişari görüşmeler yaptık. Hepsi de geleceğin çok kolay olmadığını görüyorlar. Türkiye'nin desteğini, görüşünü almak için geliyor, bir taraftan da bilgi veriyorlar. Irak'taki güvenlik konusunda iyi niyetli önerilerde bulundular. Uzmanlarımız bunları değerlendiriyor. İkisine de terör örgütü PKK/KONGRA-GEL için yarın başınıza bela olur, bunun farkına varın uyarısında bulunduk. Bunun farkında olduğunu ifade ettiler.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:54